KAZUO ISHIGURO - Uzak Tepeler
En sevdiğim Japon yazarlardan Kazuo Ishiguro’nun YKY’de
yayımlanan son romanı bu... yazarın ise 1982 yılında yazdığı ilk roman...
Okuduğum diğer Japon yazarlar (Murakami, Kavabata, Mişima) kendi toplumlarını
anlatan veya en azından Japonya’da geçen hikayeler yazıyorlar...Bu kitap ise
Ishiguro'nun Japon toplumunu anlattığı, bildiğim tek romanı... belki
yazarın 5 yaşından beri İngiltere’de yaşamasının etkisi bu...
Roman geriye dönüşlerle kurgulanmış, yaşlı bir japon
kadının kızları ile olan ilişkisini anlatıyor... Ama yazar bu ilişkinin gelişimini, ulaştığı sonucu izah ederken yaşlı kadının Nagazaki'de yaşadığı ve ilk kızına (intihar eden kızı) hamile
olduğu dönemleri kullanıyor.. Siz okuyucu olarak kadının gençliğinde yaşadığı olayları yorumlayarak ilk kızının neden intihar etmiş olabileceğini, diğeri ile olan ilişkisinin gidişatını çıkarmak durumundasınız... bir yandan da ikinci dünya savaşı sonrasında Japonya’da
değişen değerleri, geleneklerin çok önemli olduğu bir toplumda değişimlerin nasıl algılandığını anlatıyor....Hikaye güzel, akıcı bir anlatım var fakat yazarın tarzı gereği olaylar çok üstü kapalı anlatılıyor, tüm
anlatılanları birbirine bağlamak ve sonuca varmak okuyucuya kalıyor...Kitap bittiğinde kendinizi olayları gözden geçirirken, araştırırken buluyorsunuz, hatta bunu yapmak zorunda hissediyorsunuz....epeyce bir zaman
kafanızı kurcalıyor bu ve bir fikre ulaşsanız bile hiçbir zaman tatmin
olmuyorsunuz... bu romanda da intihar eden
kızının bunu neden yaptığını Nagazaki'de tanıdığı başka bir kadın ve çocuk üzerinden anlatmaya
çalışıyor ama sonuca somut olgulardan değil de daha çok hislerinizle
ulaşabilirsiniz diye düşünüyorum...
Yazarın daha önce okuduğum romanlarından ‘’Beni Asla Bırakma’’ organ nakli için klonlanan insanların hikayesinin anlatıldığı ütopik bir romandı...‘’Avunamayanlar’’ ise bir toplumu, katmanlarını, beklentilerini, insanların hayattan ve birbirlerinden beklediklerini/istediklerini anlatıyordu. kitabın sonuna kadar bir şizofreni hikayesi çıkacak diye bekledim ama öyle olmadı daha doğrusu yazar sonunu yine okuyucuya bıraktı... sadece şunu söyleyebilirim bir kitabın adının öyküyle bu kadar uyuştuğu başka bir roman görmedim.... kitapta ne anlatılırsa anlatılsın karakterlerin ve toplumun tek ortak noktası hiçbir şekilde avunamamalarıydı....
Her ne kadar duru bir anlatımın sonunda okuyucuyu karmaşık bir durumda bırakıyorsa da ben yazarın tarzını çok seviyorum... Diğer iki romanı da ‘’Uzak Tepeler’’i de hararetle öneririm....
Japon asıllı İngiliz yazar Ishiguro, ilk romanı Uzak
Tepeler'de büyük toplumsal dönüşümlerin bireyler üzerindeki yıkıcı etkisini,
görev duygusu ile özgürlük arzusu arasındaki çatışmayı ve modern çağda kimlik
arayışını ustalıkla anlatıyor. İngiltere'de yalnız başına yaşayan yaşlı Japon
kadını Etsuko'nun büyük kızı Keiko intihar eder. Kısa süre sonra Etsuko'nun
küçük kızı Niki annesini ziyarete gelir ama anne kız arasındaki duygusal
mesafe, Etsuko'nun anılarına gömülmesiyle daha da artar. İkinci Dünya
Savaşı'nın bitişinden sonra ilk kocasıyla birlikte Nagazaki'de yaşayan Etsuko,
o yıllarda komşusu Sachiko ve onun küçük kızı Mariko'yla kurduğu arkadaşlığı
hatırlar. Bugünle ilgili bazı gerçekleri açıklayabilmek için, geçmişin bu
dönemini gözden geçirmeye ihtiyacı vardır.
bu amca çok önemli yaaaa :)
YanıtlaSilMuhteşem bir yazar, yakında yeni kitabı çıkacakmış merakla bekliyorum...
Sil