ANDRÉ MAUROIS - İKLİMLER

Bu roman 1928 yılında yazılmış, 1967’de ilk kez türkçeye çevrilmiş, 2008’de de bir kez daha basılmış... ve iyi ki de yeniden yayımlanmış... ben ondokuzuncu yüzyılda veya en geç yirminci yüzyılın ilk çeyreğinde yazılan kitapları daha çok seviyorum zaten, bu romana da bayıldım... tanıtımda da denildiği gibi bu bir aşk hikayesi... aşkın kuralları nedir? ne olursa (veya olmazsa) aşk sayılır? kadınların veya erkeklerin aşkı algılaması nasıldır? sorularını içinde barındıran bir hikaye anlatıyor yazar...

Roman, katı kuralları olan bir ailede yetişen Philippe’in, çocukken hayalini kurduğu olağanüstü kadını bulduğunda her şeyin mükemmel olacağını düşünmesiyle başlıyor, hayatına farklı zamanlarda giren, aşık olduğu iki kadın Odile ve İsabelle’in anlatıldığı bölümlerden oluşuyor... bu iki kadın birbiriyle tamamen alakasız karakterde, taban tabana zıt denilebilir... Philippe’in her ikisine davranışı da birbirinden tamamen farklı, sanki iki kadın olduğu gibi ayrı karakterde iki tane de Philippe var...

Ayrıca çevrelerindeki insanların da algılamaları çok başka... özellikle Odile karakterini herkes başka bir şekilde görüyor ve anlatıyor... Odile bana biraz Madam Bovary’i hatırlatmıştı, kitabın sonuna doğru bir yerde de Anna Karanina’ya benzediği İsabelle’nin ağzından dillendiriliyor... bu iki roman kahramanı da birbirine benzediğinden iyi tahmin etmişim diye düşündüm...

İsabelle ise çok başka bir karakter, marazi yanını vurgulayan şöyle bir cümlesi var ‘’İnsan gerçekten seviyorsa, sevdiği varlıkların yaptıklarına fazla önem vermemeli. Onlara gereksinimimiz vardır; yalnız onlar bizi vazgeçemeyeceğimiz bir ‘havada’ yaşatabilirler (dostunuz Helene ‘bir iklim’ der, çok doğrudur)’’...

Yukarıdaki cümleden kitabın ismi de ortaya çıkıyor... aşk tanımlamaları bugünkü koşullara pek uymuyor belki ama çok iyi anlatılmış kapılıp gidiyorsunuz, mutlaka okuyun...


Yazar:  André Maurois
Çevirmen: Tahsin Yücel
Sayfa Sayısı : 208
Basım Yılı : 2013 (6. Baskı)
Yayınevi : Helikopter

Sahaflarda buldum bu romanın eski bir baskısını.
Varlık Yayınları'ndan çıkmıştı. 1967 yılında, Tahsin Yücel çevirisiyle.

Sayfalarını karıştırırken bir ithafla karşılaştım, şöyle diyordu: "Sevgilim, bu kitabı ilk defa on beş, bilemedin on altı yaşımda okudum. O kadar bayıldım ki, bir süre Odile oldum... Sonra kitap bir biçimde yok oldu. Unutmuştum. Geçen gün sahafta görünce bir heyecan, bir heyecan... Değişmemiş... Bence hâlâ en güzel aşk hikâyelerinden biri... Sana aldım".

Okuduğumda, ithafı yazana hak verdim. Hakikaten okuduğum en güzel aşk hikâyelerinden biriydi. "Her an yeni bir hayat serilir önümüze", "birdenbire gidişim sizi şaşırtmış olmalı" diyor ve "kaderlerimizle arzularımız hemen hiç bir zaman bağdaşmıyordu" diye bitiyordu kitap.

Helikopter'in ilk kitabı bu: Aşka âşık olanlar için tekrar yayınlıyoruz bu dünya güzeli kitabı, unutulmasın diye.

Yorumlar

  1. yayınevi ismi oldukça ilginçmiş , bakarım , güzele benziyor :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Edebi eserler yayımlamak için kurulmuş bir yayıneviydi.. hem tasarım hem de kağıt kalitesi olarak yüksek standartta güzel kitaplar yayımladılar ama uzun ömürlü olmadı maalesef... yakın zamanda işi durdurma kararı almışlar yanlış bilmiyorsam eğer... üzücü ama ülkemizdeki durum bu :(

      Sil
    2. ya üzüldüm ama :( evet ne yazık ki, yüksek standardı kaldıramayız biz...

      Sil
  2. Bu eserin çok eski basımlısını sahaftan almıştım. okudum, çok beğendim.

    YanıtlaSil
  3. 2006 da Beni bir hafta boyunca benden alan kitap.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

SEZGİN KAYMAZ - Kün

TOSHIKAZU KAWAGUCHI - Kahve soğumadan önce