HONORÉ DE BALZAC - LOUIS LAMBERT

Balzac’ın yaşamöyküsünü okuyunca eserlerinden devam etmesem olmazdı... Zweig’in Louis Lambert için ‘’Balzac’ın kaleminin en dahiyane karalaması olarak kalır ve onun düşünsel hırsının eserleri içindeki zirvesini oluşturur.’’ demesi ilgimi çekti ve bu kitaptan başlamaya karar verdim... ayrıca kitap oldukça inceydi hızla okuyacağımı düşündüm... ne büyük bir yanılgı!!!  yaklaşık bir haftadır okumaya çalışıyorum bitirdim bitirmesine de kaba taslak anladıklarımı saymazsam en azından bir kaç defa daha okumam gerek tam manasına ulaşmam için...

Kitap ‘’İnsanlık Komedyası’’nın felsefi incelemeler başlığı altında yer alıyor, otobiyografik bir eser sayılıyor  ve ‘’hem maddeyi, hem ruhu, hem insanı, hemde evreni anlamaya çalışan birini'' anlatıyor. Çevirmen Samih Rifat yazdığı önsözde; Louis Lambert tipinin Balzac’ın tutkusunun, heyecanının, özleminin, korkusunun, umudunun, umutsuzluğunun, bir bedende canlanmış simgesi olduğunu ve tüm büyük sanat yapıtları gibi kolay açıklanabilir,  giderek ‘’açıklanabilir’’ bir kitap olmadığını belirtiyor...  

Sonuç olarak felsefi metinlere meraklı değilseniz eğer zor bir kitap olduğu bilerek okumaya başlayın...

Yazar:  Honoré de Balzac
Çevirmen: Oktay Rifat – Samih Rifat
Sayfa Sayısı : 129
Basım Yılı : 2011
Yayınevi : T. İş Bankası


Honoré de Balzac (1799-1850): Fransa'nın 19. yüzyıldaki sosyal yapısının tarihsel bir tablosunu çıkardığı eski ve yeni romanlarını 1830'dan sonra İnsanlık Komedyası başlığı altında topladı. Louis Lambert bu anıtsal eserde "Felsefi İncelemeler" başlığı altında bir araya gelen romanlar arasında yer alır. Balzac'ın önemli metinlerinden biri olduğu söylenen Louis Lambert, yazarın çocukluk yaşamından izler taşır. Anlatılan olaylarla yazarın yaşamı arasında benzerlikler bulan edebiyat tarihçileri eserin büyük ölçüde otobiyografik bir roman olduğu görüşündedirler. Balzac günümüzde edebi gerçekçiliğin en büyük yazarlarından biri sayılmaktadır.

Yorumlar

  1. Klasikler ağır gelebiliyor ama okumak gerek tabii...

    Bu arada yeni keşfettim burayı Gül Hanım, ben de beklerim... :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yorumunuz için teşekkür ediyorum... keşfetmenize de ayrıca sevindim:) ben de blogunuza bakacağım...

      Bu kitaba gelirsek ben çok fazla klasik eser okudum ama böylesine ilk defa rastlıyorum... ayrıca klasiklerin hep iyi okunduğunu düşünürüm... L. Lambert sürekli ruh nedir, madde nedir, birbiri arasındaki geçişler nasıl olur, bu durum tanrı ile nasıl ilişkilendirilir soruları arasında dolaşıp duruyor fazlasıyla karmaşıktı... ama okuduğuma da memnunum yoksa hep merak edecektim...ve haklısınız klasikleri okumaya devam edelim:)

      Sil
  2. ince kitaplardan korkmak lazım!:) ne zaman araya ince bir kitap atayım da hem kolay ilerlesin hem kafam dağılsın desem hep yanılmışımdır!:)

    YanıtlaSil
  3. balzac. en sevdiklerimden ya. tolstoyla birlikte. insanlık komedyasını yazmış 30 kitap filan. süper yazar. ama yemek konusunda berbatmış. çok pis yemek yiyomuş o gidip bize anlattıpı partilerde :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Görünüm anlamında kötüymüş yaşamöyküsünde de yazıyordu... neyse bize kalan kitapları olduğu için sorun yok..

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

ANDRÉ MAUROIS - İKLİMLER

SEZGİN KAYMAZ - Kün

LOU ANDREAS-SALOMÉ - RUTH