AMIN MAALOUF - Yüzüncü Ad
''Baldassare'nin
Yolculuğu''
Amin Maalouf'u çok severim ama bu roman nedensiz yere çok uzun zamandan beri bekliyor... eskileri okuma hedefim nedeniyle sıra geldi nihayet...
Yazar:
Amin MaaloufAmin Maalouf'u çok severim ama bu roman nedensiz yere çok uzun zamandan beri bekliyor... eskileri okuma hedefim nedeniyle sıra geldi nihayet...
Konu;
1666 yılında kıyametin kopacağı (2012 benzeri bir tartışma
söz konusu) üzerine şekilleniyor... din adamları, azıcık okumuş
yazmış herkes bu konuya kafa yoruyor... Cübeyl
kentinde antikacılık ve eski kitap satıcılığı yapan
Baldassare, tereddütlü yaklaşsa da ona kitap sormaya gelen birkaç
kişinin etkisiyle bu konuyu düşünmeden de yapamıyor... diğer yandan da
herkes tılsımlı bir kitaptan bahsediyor, Allah'ın yüzüncü
adını içeren ve gerçek olup olmadığı bilinemeyen bir kitap...
Baldassare bu kitabın peşinde önce Konstantinopolis'e sonra İzmir,
Sakız, Cenova, Amsterdam ve Londra'ya kadar uzanıyor, başlangıçta
tüm bu yolculuğu yapmak gibi bir hedefi yok ama sanki kader onu
oradan oraya sürüklüyor... bir yandan da kıyamet kopacak mı
kopmayacak mı korkusu herkesi sarmış durumda ve kitabın olduğunu
düşündüğü her yerde de vahim olaylar önü sıra gidiyor...
Bu
kehanet, tılsım vs. konularını bir yana bırakıyorum ama yol
hikayesi mükemmeldi, hiç o kadar uzağa gitmek gibi bir niyeti
olmayan Baldassare'ın kendini sürekli başka bir yerde bulması ve
onca vahim olayla baş etmeye çalışması çok iyiydi... hikayeyi
Baldassare'ın yazdığı günlüklerden öğreniyoruz, romanın
kitaba ve yazıya önem atfeden bir yönü, akıcı bir anlatımı
var, ben sevdim size de öneririm...
Çevirmen:
Samih Rıfat
Sayfa
Sayısı: 412
Basım
Yılı: 2011(39. Baskı) 2000 (1. Baskı)
Yayınevi:
YKY
Doğu'daki son Cenevizlilerden, antika tüccarı Baldassare Embriaco, 1665 yılı sonlarında, soyunun yüzyıllardır yaşadığı Lübnan'dan yola düşer. Ertesi yıl, İncil'e göre " Canavar Yılı " dır. Ertesi yıl, İncil'e göre düpedüz Mahşer: Kan, ateş, yıkım ve herşeyin sonu!... Zamanın sonu!
Dünyayı ve Baldassare'yi kurtarabilecek tek şeyse, Yüzüncü Ad'dır. Kimselerin görmediği bir yazma kitap ve bu kitapta açıklandığı söylenen bir ad: Allah'ın, Kuran'da anılan doksan dokuz adının, sıradan ölümlülere bildirilmemiş olan yüzüncüsü... Tanrı'nın gizli ve yüce adı...
Konusu ilgimi çekti doğrusu :) Kitap yorumunu okumadan önce bu kitap hiç ilgimi çekmemiş su anda fark ediyorum. Bir yerde karşıma çıkarsa mutlaka alıp okuyacağım. Not ettim. :)
YanıtlaSilUmarım seversiniz, Sevgiler:)
SilOkumuştum ve bende sevmiştim ama uzun zaman olmuş . Hatırladım yazını okuyunca
YanıtlaSilBen okumakta biraz geç kalmışım:) Sevgiler:)
SilYazarın her bir kitabını çok çok seviyorum.
YanıtlaSilİyi pazarlar şimdiden :)
Aynen ben de:)) Size de iyi pazarlar, sevgiler.
Silmaluf bikaç tane okuyunca ben de sıkıldım yaa :)
YanıtlaSilBazı yazarlarda bende de oluyor ama Maalouf'da bu 7. kitap hala okuyorum:)
SilYazarın kitaplarını seviyorum.Bunu da umarım kısa zamanda okurum.Emeğinize sağlık...
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim, keyifli okumalar olsun. Sevgiler:)
SilAh bu kitap en sevdiklerimdendir, romanın mistik tarafı bir yana, Baldassare'nin aşkı arayışı da beni etkilemişti, bir de tereyağlı bira çok ilginç gelmişti, okuyalı neredeyse 20 yıl olacak ama o detay aklıma takılmış nedense:)) keyifli okumalar dilerim Gül Hanım, sevgiler:)
YanıtlaSilTereyağlı bira hakikaten ilginçti nasıl yani dedim:)) Baldassare'i ben de çok sevdim, hoş bir karakterdi. Teşekkür ediyorum Eren Hanım, sevgiler:)
Silmaalouf u ben de severim, yaklaşık 10 yıl önce arka arkaya 4-5 kitabını okumuştum ama hiç birini hatırlamıyorum:/ niye hatırlamıyorum ki cidden?:/ çok da beğenerek okumuştum halbuki:/
YanıtlaSilUnutuluyor zamanla ben de çok şaşırıyorum bazen. Çok sevdiklerimi ve hiç sevmediklerimi daha iyi hatırlıyorum yalnız:)
SilÇok sevdiğim bir romandır.
YanıtlaSilYazarın bütün kitaplarını hep sevmisimdir . ☺
Ben de öyle:) teşekkürler, sevgiler
Sil