SONER YALÇIN - SAKLI SEÇİLMİŞLER

Bu Soner Yalçın araştırması Ocak ayında yayımlandı, emperyalistler/çok uluslu şirketler/ultra zengin oligark aileler (kirli asalet) tarafından tüm dünyada uygulanan gıda terörü/biyolojik savaşı anlatıyor...

''Bugün küresel güçler...
Gıdaya egemen oldular.
Buğdayın genetiğini değiştirdiler.
Pirincin soyanın vb. genetiğini değiştirdiler.
Tavuğu tavukluktan, sığırı sığırlıktan, balığı balıklıktan çıkardılar.
Neredeyse tüm yiyecekleri katkı maddeleri ile doldurdular.
Köyleri-üreticileri ezdiler. Üretim yapmalarının önüne geçtiler.
İnsanoğlunu endüstriyel gıdaya mahkum ettiler, beslenme biçimini değiştirdiler. Okudunuz:
Tohumda küresel güçlere mecbur bırakıldık.
Gübrede, ilaçta onlara mecbur bırakıldık.
Kimyasalların hammaddesi petrolde onlara mecbur bırakıldık.
Mazotta, elektrikte onlara mecbur bırakıldık.
Endüstriyel yiyeceklerle hastalıklara maruz bırakıldık.
Şeker gibi haz veren katkı maddeleriyle beyni öldürdüler.
Kanser yaptılar, kısır ettiler. İlaca bağımlı yaptılar.
Bir yanda açlığı, diğer yanda obeziteyi artırdılar.
İnsanoğlunu yedi günahtan biri olan ''oburluk'' ile cezalandırdılar! (syf:429)''

Özetle yediğimiz, içtiğimiz HER ŞEY zehirlenmiş durumda ve bu hale küresel güçlerin niyetlerini anlamak istemeyen çıkarcı iktidarlarımız sayesinde geldik... ''AKP, Türkiye tarımının planlı şekilde şekilde çökertilmesine ve tohumumuzun-bitkimizin küresel şirketlerin kaderine terk edilmesine olanak verdi. Küresel şirketlerin tohumluk üretimi, satışı ve dağıtımı Türkiye'de yasal koruma altına alındı. Şirketler bitkideki gen değişikliğiyle patent alarak mülkiyet hakkını ele geçirmeye başladı. Bunun adı düpedüz emperyalist gıda işgaliydi. (syf:23)''

Çok detaylı bir araştırma, bir sürü şey öğreniyorsunuz ama bir yandan da okurken tüyleriniz diken diken oluyor... tüm kitap boyunca birisi boğazımı sıkıyor hissi ile okudum... ama ne ile karşı karşıya olduğumuzu öğrenmekte fayda var o nedenle bu değerli araştırmayı okuyun ve herkese de okutun...

Soner Yalçın'ın son sözü ile bitiriyorum...
''Son söze gerek var mı?
Acilen bu küresel biyolojik savaşın farkında olmak gerekiyor.
Acilen ulusal tarım politikasına ihtiyaç var.
Acilen ulusal sağlık politikasına ihtiyaç var.
Acilen Atatürk'ün gösterdiği yolda ulusal bağımsızlığı yeniden yaratmaya ihtiyaç var.
Yoksa...
Sizi de, çocuklarınızı da, torunlarınızı da hızla öldürüyorlar!
BÜYÜK TEHLİKENİN FARKINDA OLUNUZ... (syf:475)''

Yazar: Soner Yalçın
Sayfa Sayısı: 504
Basım Yılı: 2018
Yayınevi: Kırmızı Kedi

Siz onları değil; onlar sizi seçti
Bir film düşün.
İlk sahne sıradan bir olayla başlar.
Film ilerledikçe gelişmelere inanamazsın.
Dehşete kapılırsın.
Film biter. Etkisinden kurtulamazsın.
Korkarsın.
Bu kitabın yazım sürecinde ben bunları yaşadım.
İlk sahne:
Altı yıl önceydi.
Medyaya her cümlesi yalan olan bir haber sızdırıldı.
Peşine düştüm..
Bir Soner Yalçın Araştırması

Yorumlar

  1. Soner Yalçın'ın bu kitabını tek tek evlere dağıtmalı diyorum, yazarın tek eleştirdiğim huyu konudan konuya atlayıp, lafı çok dağıtması bendeki kitaplarında genellikle o hataya düşüyor bunu henüz okumadım ama zaten biliyorum ne yesek zehirlendiğimizi....:(
    Emeğine sağlık Gül'cüğüm. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Müjde Hanım, evet her şey çok zararlı içlerinden en az zararlısını seçmeye çalışarak belki biraz korunabiliriz. Bu kitabı, bizi bu hale düşüren partilere altmış kusur yıldır oy veren insanlara okutmalı asıl. Tabii bir de anlamaları lazım.
      Haklısınız Soner Yalçın'ın biraz konuyu dağıtıyor, herhalde o kadar araştırma yapınca bir kısmını elemek zor geliyordur:) Neyse ki çok rahat okunuyor. Yorum için teşekkür ediyorum. Sevgiler:)

      Sil
    2. Hele hele et yiyenlere çok üzülüyorum, hani tv de gösterdiler affedersin b..k içinde zavallı inekler geliyor gemiyle, hepsi hastalanır, zavallıları kesip yiyecek ülke şarbon, marbon artık bilemiyorum...((( ben elma aldım kimyasal kokuyordu resmen!!! Ne yiyeceğimi şaşırdım...neyse ki vejeteryanım et yemiyorum...
      Sevgiler:)

      Sil
    3. Evet o hayvanlardan da kitapta bahsediyordu. Bitkilerde de durum çok kötü GDO'lu tohumlarda hiç denetim yok ne kadarı ülkeye girmiş belli değil ve biz onları yiyoruz. Mısır Şurubu yüzünden tüm şeker katılan ürünler kanserojen, tavuk, Coca Cola vb. ürünler hepsi resmen zehir. o yüzden kanser vakaları bu kadar arttı. En hafifi gluten alerjisi veya Çölyak hastalığı düşünün. Ben de ne yapacağımı şaşırdım durum çok vahim:(

      Sil
  2. Kitabı okumadım ama Çevre Politikası ve Hukuku dersi aldım geçen dönem, bu gibi konuları da işledik. Herkes üzgün çıkıyordu dersten.
    Aklımda bulunsun, okursam öğrendiklerim pekişmiş olur :)) Teşekkürler :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kağıt Salıncak, gıda, çevre vb. konuların arkasında duran/buna sebep olan küresel güçleri tanımak için de mükemmel bir eser umarım bir ara okursunuz. Teşekkürler, sevgiler:)

      Sil
  3. İlk fırsatta okunması gerekiyor yani :)) Seni okumak bile korkutmaya yetti beni :) Bildiğimiz ama görmezden geldiğimiz şeyler çoğu zaman:)) Benzer kitaplar okumuştum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kitap Güneşim evet bir kısmını biliyoruz, bu kitapla en ince detayına kadar öğrenmiş oluyoruz. Ayrıca niçin yapıldığı ve arkasında kimlerin olduğu da ayrıntılı açıklanıyor okuyun derim. Teşekkürler, sevgiler:)

      Sil
  4. Ahh bu kitap çok ilginç. Aldım başladım yavaş yavaş okuyorum. Ama ürktüm okurken. Nasıl beslenecegiz biz ve daha da kötüsü ne olacak bunun sonu ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sonu kötü mevcut yönetimin bir şey yapacağı yok:( bize gelince en kötü olanlardan uzak durup diğerlerine vücudumuzun alışmasını umut edeceğiz maalesef. İyi okumalar, sevgiler:)

      Sil
  5. ismi çok anlamlı ama okumayım bunuuu :)

    YanıtlaSil
  6. sinir bozuyor ama okunmalı, okunup eyleme geçilmeli hatta, paylaştığınız için teşekkürler Gül Hanım, sevgiler:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eren Hanım; öyle hakikaten, bütünüyle korunmak mümkün değilse de zararı en aza indirebiliriz. Teşekkürler, sevgiler:)

      Sil
  7. Son zamanlarda gördüğüm en faydalı bloglardan bir tanesi başarılarınızın devamını dilerim. Sizde benim yemek sitemi ziyaret edip bir yorum atarsanız beni çok mutlu edersiniz gerçekten :)

    Elmalı kurabiye - http://yemek-ye.net/tarifler/elmali-kurabiye/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim çok naziksiniz. Sitenize hemen bakacağım. Sevgiler:)

      Sil
  8. Gül Hanım, kitabı okumadım ama yıllardır bu konuda sesimi duyurmak için anlatmaktan ve söylemekten yılmadım.Birebir yaşayan biri olarak söylüyorum , şu anda yediğimiz her şey katkılı , bırakın dışarıdan paketlenmemiş yiyecek aramayı , İsrail 'den alınan tohumu ekmezseniz devlet desteği alamazsınız , en basiti bu , yani yediğimiz ekmek için söylüyorum bunu , çiftçi bugün kendi tohumunu ekemiyor , ekerse devlet o tohuma ne destek ne de alım garantisi veriyor .

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok haklısınız Eylem Hanım, çiftçi ekmesin, besici hayvan beslemesin istiyorlar, tüm ülkeyi ithalata mecbur bırakıyorlar ki oligarklar bizi zehirlemeye devam etsin:( durum çok kötü maalesef.

      Sil
  9. Çok tavsiyesini duyduğum bir kitap ilk fırsatta okuyacağım.. Belki bende blogumda yazarım daha sonra 😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Size iyi okumalar, blogunuzda yazarsanız çok iyi olur ne kadar çok kişi görürse o kadar iyi. Teşekkürler, Sevgiler:)

      Sil
    2. Gül hanım sizi mimledim . Kitap sever bir dostun vereceği yanıtları merak ettim

      Sil
    3. Teşekkür ederim, blogunuza yazdım. Sevgiler:)

      Sil
  10. Kitabi okumadim mutlaka alip okuycam ama biraz araştırdım ozeti okurken ağladım 9yasindaki kızım için agladim diğer çocuklarımız için agladim ne yapsak bilemiyorum...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çocuklarımız çok daha önemli üzülmekte çok haklısınız. Fast food, şekerlemeler, cola vb. içecekler, tavuk gibi en zararlılarından uzak tutup, toplumsal olarak da yıllardır bu sağ iktidarlara oy verenlere neye sebep olduklarını anlatmalıyız. Bu günlerde şeker fab. kapatılması neden gündemde hepsi mısır şurubu daha çok kullanılsın diye. ne kadar çok insan duyarsa belki bir farklılık yaratılabilir.

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

ANDRÉ MAUROIS - İKLİMLER

SEZGİN KAYMAZ - Kün

TOSHIKAZU KAWAGUCHI - Kahve soğumadan önce