ROY JACOBSEN - Harika Çocuk
Bu
ekim ayında okuma performansım çok kötü, sadece iki kitap
okuyabildim (aslında üç, bir tane de buraya yazmaya gerek
görmediğim sudan bir kitap okudum), önce uzunca bir seyahat,
sonrasında Vadideki Zambak'ı okumaya çalışma (Balzac'la
frekansım pek tutmuyor ama sonunda başaracağım), sıkı takipçisi
olduğum ve okuma zamanımla çakışan Snooker (bilardonun bir türü) turnuvasını izlemeye dalmam derken, Jacobsen imdadıma yetişti ve
en azından iki kitaba ulaşabildim...
Norveçli
yazar Roy Jacobsen'den geçen sene Görülmeyenler romanını okumuş
ve çok sevmiştim, bu nedenle yazarın dilimize çevrilmiş ikinci
kitabı ile devam etmeye karar verdim... Harika Çocuk 1960'lı
yılların başında geçiyor 9 yaşındaki Finn'in büyüme hikayesi
anlatılıyor, ülkesi Norveç'in sosyo-ekonomik durumuyla
birlikte... Finn'in anne ve babası boşanmış, sonrasında babası
bir iş kazasında ölmüş, anne bir ayakkabı mağazasında
çalışıyor, oldukça yoksullar, sosyal konut şeklinde yapılmış
bir sitede oturuyorlar, Finn çok zeki bir çocuk, ülkenin o
tarihlerdeki ekonomik durumu da çok iyi değil (Norveç'i o şekilde
hiç hayal edemedim o ayrı) velhasıl anne oğul kendi yağları ile
kavrulmaya çalışıyorlar... hikaye Finn'in ağzından anlatılıyor,
annesi ile ilgili bir tedirginliği var, anne de değişik bir kadın,
ruh durumu dalgalanıyor, Finn büyümenin getirdiği durumlara
adapte olmaya çalışırken biraz daha para kazanmak için evlerinin
bir odasına kiracı alıyorlar, bir sendikacı (Kristian) o da
ilginç bir adam... tam bu sırada babasının ikinci evliliğinden
olan kardeşi 6 yaşındaki Linda kendi annesi uyuşturucu bağımlısı
olduğu ve bakamadığı için bunların yaşamına katılıyor...
Finn'in annesi Linda'yı çok benimsiyor ve severek bakıyor ama
Linda'da bir tuhaflık var, önce aptal yaftası vuruluyor,
sonrasında disleksi olduğu düşünülüyor ama tam da
anlaşılamıyor... Linda ile ilgili bu problemlerle en çok Finn
ilgileniyor, kardeşinin aptal olduğu kabullenmek istemiyor ve bu
şekilde hikaye devam ediyor...
Aile
ilişkileri çok yoğun ve travmatik ama yazar her şeyi çok
örtülü anlatmıştı çözmek için kendinizin çabalaması gerek,
buna rağmen çok sürükleyiciydi merakla okudum... sonuçta Görülmeyenler'i daha çok sevdiysem de bunu da beğendim ve
tavsiye ederim...
Yazar:
Roy Jacobsen
Çevirmen:
Deniz Canefe
Sayfa
Sayısı: 248
Basım
Yılı: 2013
Yayınevi:
YKY
Mutfak masasında oturmuş kızartmanın soğuyan yağlarını kemiriyoruz, bütün dişlerimiz gıcırdıyor. Ardından kâğıt oyunları oynuyoruz; Linda kazanması için hiçbir şey yapmamıza gerek kalmadan kazanıyor. Masanın karşısında oturan annemle bakışıyoruz ve karar veriyoruz -diye hissediyorum- yaşam şimdi başlıyor işte! Bütün kış ve ilkbahar boyunca da böyle devam edecek. Aman tahtaya vuralım. Sonra yaz, sonbahar ve altmışlı yılların geri kalanı boyunca. Erkeklerin oğlan çocuklarına, ev kadınlarının genç kızlara dönüştüğü o korkunç on yıl. Saçma sapan bir ev yenilemeyle, parasızlıkla ve özellikle de karanlık bir Kasım günü küçük açık mavi bavulunda atom bombası taşıyan çaresizlik, Grorud otobüsünden inip yaşamımızı altüst ettiğinde başlamıştı.
Norveç'in yaşayan en önemli yazarlarından Roy Jacobsen'den bir "büyüme" ve "değişim" hikâyesi... Arka planında Norveç'in 1960'larda yaşadığı sosyo-ekonomik dönüşümün yer aldığı Harika Çocuk'un merkezinde dokuz yaşındaki Finn ve annesi var. Annesi ile babası boşanmış, babasını hiç görmemiş olan Finn'in hayatı, evlerinin bir odasını kiralayan gizemli yabancı Kristian ve beklenmedik bir şekilde aralarına katılan üvey kardeşi Linda'nın etkisiyle değişir: Ne de olsa bu bir "Yuri Gagarin yılıdır" ve artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.
Keşke buraya yazmaya gerek görmediğiniz kitabı da değerlendirseniz. En azından görünce kaçardık :)
YanıtlaSilYazarla henüz tanışamadım ama her iki kitabını da tavsiye ettiğinize göre tanışmak lazım...
Abdullah Bey yazar hakikaten çok iyi bir ara deneyin:)
SilYazmadığım kitaba gelirsek ne kaçacağınız ne de illa okuyun denilecek bir kitap, etrafta birbirinin aynı binlercesini gördüğünüz aşk kitaplarından biri. Edebi kitaplardan yorulduğumda iyi geliyor. İsmini yazayım: Poppy J. Anderson'un İçinde Aşk Var.
İlginç bir kitaba benziyormuş, İskandinav yazarlarından sadece Knut Hamsund ve şu an yazarını unuttum Amaçsız Geziler'i okumuştum ta lise yıllarında. Başka da okumadım galiba...Çok teşekkürler:)
YanıtlaSilMüjde Hanım, Knut Hamsun'u bende üniversitedeyken okumuştum ve uzun süre bildiğim tek Norveçli yazar olarak kaldı:) ben teşekkür ederim, sevgiler:)
Silhımm bu yazarı demiştin evet, aklımdaaa, snooker nerde televizyonda mıııı :)
YanıtlaSilEvet Eurosport veriyor, hatta yarın yeni bir turnuva başlıyor:)
SilGörülmeyenler'e öncelik vereyim o zaman :))
YanıtlaSilYani:)) İyi okumalar, sevgiler:)
SilGörülmeyenler'i tavsiyenizle çok beğenerek okumuştum, bu kitabın konusu da oldukça ilginç, listeme ekliyorum Gül Hanım, teşekkürler, keyifli okumalar ;)
YanıtlaSilUmarım bunu da seversiniz Eren Hanım:) İyi okumalar, sevgiler:)
Sil