Kayıtlar

Nisan, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

AHMET MİTHAT EFENDİ - Henüz 17 Yaşında

Resim
1881 yılında yazılmış bu eseri gördüğümde; hikayesi, 19. yüzyıl Osmanlı toplumu dikkate alındığında oldukça ilginç geldi ve okumak istedim... eser günümüz Türkçesine çevrilmiş bu anlamda sorun yok fakat, bu çeviri işlemi ve eser hakkında bilgi vermek amacıyla kitabın başına konulan Sunuş yazısı, tüm hikayeyi baştan sona, noktasından virgülüne anlatıyor... şimdi buna ne desem bilemedim en sinir olduğum durum; hadi yabancı klasiklerde oluyor bir yerlerden bir takım araştırmalar alınıyor ve eserlere ekleniyor konunun açık edildiği göze çarpmıyor filan da bu eserde bizatihi bu romanı günümüz Türkçesine çeviren tarafından konu anlatılıyor... demem o ki eğer bu kitabı okuyacaksınız ve benim gibi hikayenin sonunu bilmek istemiyorsanız Sunuş bölümünü atlayın, kitabı bitirdikten sonra okuyun... Yazar anlatıcısı vasıtasıyla hikayenin yanı  sıra topluma, fuhuş faaliyetine, genelevdeki kadınların ve bağlantılı olarak erkeklerin durumuna dair felsefi çıkarsamalar yapıyor '' Henüz 17

CLAIRE McFALL - Yol Gösteren

Resim
YKY'de yeni bir çocuk/gençlik kitabı bulduğum için çok mutluyum... üstelik bir ilk kitap bu ve yazarı çok başarılı, romanı çok beğendim... konuya dair bir şey söylemeyeceğim çünkü arka kapakta gereğinden çok şey yazılmış... keşke bu kadar açık etmeselerdi başlangıç kısmı daha heyecanlı ve meraklı ilerlerdi, buna rağmen çok severek okudum... Yazar; ölümden sonra nasıl bir şey bizi bekliyor şeklinde bir kurgu ortaya koymuş, çok ilginçti ve iyiydi de... cennet cehennem hikayelerinden daha mantıklıydı... gençlik hikayesi olduğu için aşk da vardı tabii... tek eksik yan (belki ilk kitap olduğu için) son kısmını aceleye getirmişti, biraz daha geliştirse daha iyi olurdu ama bu şekliyle bile başarılı, çok sevdim, okuyun derim... Yazar: Claire McFall Çevirmen : Çiğdem Kaplangı Özgün Adı: Ferryman Sayfa Sayısı: 336 Basım Yılı : 2015 Yayınevi : YKY  Babasını görmeye giden lise öğrencisi Dylan, bindiği trenin kaza yapması sonucunda hayatını kaybeder ve kendini ölenleri

CHRISTOPH HEINRICH - CLAUDE MONET

Resim
Bu kitabı yayımlandığı yıl okumuştum, bu eve kapanma günlerinde yeniden okumak istedim, iç açıcı bir şeyler iyi gelecekti... Claude Monet (1840-1926) en sevdiğim ressamların başında gelir ve bu kitapta Monet'in hayatı ve eserleri detaylı bir şekilde anlatılıyor... Çok kaliteli bir baskısı var ve keşke başka ressamlar için de böyle kitaplar yayımlasalar... ''Claude Monet parlak gün ışığının ressamıydı; gökyüzünün, karın, suda yansıyan bulutların ressamıydı. Neredeyse bütünüyle beyaz renkle resimler yapan ilk ressamdı. Monet ileri yaşlarına, son dönemlerinde yaptığı o görkemli nilüferlere dek bu beyazı kullandığı renklere katıştırmayı sürdürdü ve böylece (......) donuk iç ortamlardaki yumuşak gölgeleri resimden kovalamış oldu. Monet, ışığın ressamıydı. (syf:7)'' ''Gleyre'in atölyesinde üç genç ressamla tanıştı: Frédéric Bazille, Alfred Sisley, ve Auguste Renoir. Askere gitmeden önce de Camille Pissaro'yla tanışmıştı. Bu dörd

GEORGE ELIOT - MIDDLEMARCH Taşra Hayatı Üzerine Bir İnceleme

Resim
George Eliot (asıl adı Mary Ann Evans) 1819’da Warwickshire’da doğdu, gittiği yatılı kız okullarında Hırıstiyanlığın katı dini inanç ve ahlaki kuralların aşılandığı bir eğitim gördü. Annesi 1836’da ölünce, babasına bakmak için okulu bıraktı. Mary Ann okulda Fransızca ve İtalyanca öğrenmişti, babası okumayı çok seven kızına evde özel Latince ve Almanca dersi aldırdı. Babasının ölümünün ardından Avrupa’yı dolaştı ve sonunda Londra’ya yerleşti. 1851’de Westminster Review’nun önce yazarı, sonra da editörü oldu. Artık edebiyatın ünlü simalarının olduğu bir çevredeydi. Bu çevrede George Henry Lewes ile tanıştı, Lewes’in 1878’deki ölümüne kadar birlikte yaşadılar. Eliot’ın ilk öyküleri "Blackwood’s Magazine"de yayımlandı. İlk romanı Adam Bede büyük beğeni topladı. Psikolojik çözümleme yöntemini geliştiren Eliot, kadın yazarların romantik romanlarla tanındığı bir çağda ciddiye alınmak için “George Eliot” müstear adını kullandı. İlk romanının ardından sırasıyla "Kıyıdaki Değirme