Kayıtlar

Haziran, 2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

ARTHUR CONAN DOYLE - SHERLOCK HOLMES Şüphe Asla Uyumaz

Resim
Bugüne değin hiç Sherlock Holmes kitabı okumamıştım, markette indirimliler arasında görünce deneyeyim dedim... roman zannetmiştim ama 12 adet hikayeden oluşan bir kitapmış, ayrıca internette gördüğüm kadarıyla Sherlock Holmes kitaplarının bir okuma sırası varmış, onu da bilmiyordum alakasız bir yerden başlamış oldum... sonuçta hikayeleri sevdim, merakla takip ettim, yaz ayları için ideal bir okuma oldu, herkese öneririm...  Yazar: Arthur Conan Doyle Çevirmen :  Cumhur Mısırlıoğlu Özgün Adı: The Return of Sherlock Holmes Sayfa Sayısı : 416 Basım Yılı : 2022 (Kaçıncı baskı belli değil?) Yayınevi : Martı  Bir şeyi saklamanın en iyi yolu, onu herkesin görebileceği bir yere koymaktır.  -Sherlock Holmes- Bir suçu çözmenin ilk prensiplerinden biri, her ne kadar önemsiz gibi görünse de hiçbir ayrıntıyı atlamamaktır. İnsanların göz ardı ettiği şeyleri görmek, sonuca ulaşmanın ilk kuralıdır. Araştırmanız, ayrıntıların gözlemlenmesi üzerine kurulu olduğunda en doğru sonuca vardığınızı s

JEAN ECHENOZ - Ravel

Resim
Joseph-Maurice Ravel'in (1875-1937) Bolero 'sunu çok severim, o nedenle bu kitabı görür görmez okumak istedim ve aşağıdaki paragrafta göreceğiniz üzere ilginç bir hikayesi de varmış... bale için bestelenen bu eseri, Artistik Patinaj'da, Torvill & Dean  çiftinin Buz Dansı gösterisinden izleyip keyfini sürün derim... kitabı ise okuyun mutlaka... ''Şu sıralar Ravel'in seyretmeyi sevdiği Vésinet yolunda, Rueil Köprüsü'nün hemen yanında bulunan bir fabrika var. İşte böyle, şu anda fabrikalarda bulunan seri üretim bandını çağrıştıracak bir şeyler besteliyor. Üretim bandı ve tekrarlar, beste bitiyor. (......) Ne yaptığını çok iyi biliyor, tam olarak biçim yok, sadece ritim ve düzenleme. Kendi kendini bitiren bir şey, müziksiz bir partisyon, ne ürettiği belirsiz orkestral bir fabrika, bir intihar, silahı ise sürekli genişleyen bir ses. Biteviye tekrarlanan müzikal cümle, umutsuz bir şey, umut kırıcı, işte diyor, oldu neyse ki pazar orkestralarının programa alm

HÉLÈNE L'HEUILLET - gecikmeye övgü - zaman nereye gitti?

Resim
Bu kitabı gördüğümde çok heyecanlanmış, yazar bir felsefeci olduğundan hepimizin şikayet ettiği zamanın hızlı geçmesi konusunu iyi açıklayacağını düşünmüştüm... maalesef umduğumu bulamadım, anlaşılması çok güç bir metindi... daha direkt yazayım kitaptan hiçbir şey anlamadım sayılır, bir kaç paragrafta işte bu, tamam filan dedim ama o kadar azdı ki onu göz ardı edebilirim... zamanın hızlanmasını kapitalizme (tüketim toplumuna) bağlıyor gibi?... çözüm olarak da gecikmek gerekiyor gibi? bir önermesi var ama ondan da hiçbir şey anlamadım... melankoliden, uykusuzluktan, hüzünden bahsediyor sanki gecikmek onlara çözüm olabilecekmiş gibi anlatıyor ama bilemedim? ayrıca tek kişi gecikerek sorunu çözebilse bile toplumsal olarak nasıl olacak? belli değil, anlamadım demiştim değil mi?... çeviriden de hoşlanmadım, özetle benim için hüsran oldu... ''Gecikmenin yerinde kullanımı başkasının zamanını suistimal etmeye izin vermez kuşkusuz. Düzenli olarak gecikenler can sıkarlar haklı olarak,

ISABEL ALLENDE - Denizin Uzun Taçyaprağı

Resim
Çok sevdiğim Isabel Allende'nin son romanına birkaç ay gecikmeyle nihayet sıra geldi... yazar; 1938 yılında İspanya İçsavaşı ile başlayıp, 1939 yılında İspanyol sürgünlerin Winnipeg gemisiyle Şili'ye gelmeleriyle, Salvador Allende dönemi ve Pinochet'in diktatörlüğü de dahil olmak üzere 1994 yılına kadar uzanan tarihi bir kurgu yapıyor... Bu romandan Ruhlar Evi üçlemesindeki keyfi aldım, mükemmeldi, çok sevdim (ana karakter Roser'i daha çok sevdim), bitmesin diye azar azar okudum, kaçırmayın okuyun derim...  Yazar: Isabel Allende Çevirmen : İnci Kut Özgün Adı: Largo pétalo del mar Sayfa Sayısı : 376 Basım Yılı : 2022 Yayınevi : Can Benim hayatım bir dizi deniz yolculuğuyla geçti, bu dünyada oradan oraya dolaştım. Derin köklerim olduğunu bilmeden hep bir yabancı oldum… Ruhum da denizlerde yolculuk etti. Ama bunların üzerine düşünüp taşınmanın yararı yok gibi geliyor bana; bunu çok önce yapmalıydım. İspanya İçsavaşı sırasında genç doktor Víctor Dalmau ile pi

VOLKER KUTSCHER - Lunapark Gereon Rath'ın Altıncı Vakası

Resim
Volker Kutscher'in Gereon Rath serisinin altıncı kitabıyla buradayım (daha önce birinci ve beşinci kitaplarını okumuştum), ayrıca yazar ile olan maceramı Mart Şehitleri romanında anlatmıştım, bu kısmı geçiyorum... Bu romanda 1934 yılı yaz aylarındayız Naziler güçlenmeye devam ediyor, Gereon onlara bulaşmadan, görmemeye çalışarak, etraflarından dolanarak hayatını sürdürmeye çalışıyor, karısı Charly daha sert tepki veriyor, bir şeyler yapmaya çalışıyor ama elinden çok bir şeyde gelmiyor... siyasi kısım ''Uzun Bıçaklar Gecesi''ni (*) ve Nazilerin çocuk ve gençlik örgütlenmesini anlatıyor, bu bölümleri iyiydi... polisiye kısmında ise sokaklarda öldürülmüş şekilde bulunan SA'ların cinayetini çözmeye çalışıyor ki bu kısmını çok vasat buldum, katili daha en başında tahmin ettim, zaten kitabın ortasında da yazar açıklıyor ve sonrasında yakalama bölümüne geçiliyor... dolayısıyla polisiyesi okuduklarım içinde en zayıf olanıydı ve ''eh işte'' denilebi