FUMINORI NAKAMURA - ŞEYTAN VE MASKE

Japon yazarları seviyorum, çok da okudum ama bu yazarı hiç görmemişim oysa dilimizde ilk kitabı (Hırsız) 2017'de yayımlanmış... ben bir şekilde kaçırmışım:) peşin peşin yazayım hem yazarı hem de romanı çok beğendim...

Aşağıda konusu detaylı yazıyor, garip bir ailenin hikayesi... Japon yazarlar genelde konuları ağır ağır işlerler bu öyle değildi, çok hareketliydi sizi peşinden sürüklüyordu heyecanla merakla okuyorsunuz... arada Dünyanın muktedirlerinin ne dolaplar çevirdiği, çıkarılan savaşlar, terör olayları vs. ile ne paralar kazanılıp ne güçler devşirildiğini mükemmel anlatıyordu, çok iyiydi...

Yazar iyi ama nedense yayınevleri iki kitapta kalmış diğer romanları çevrilmemiş, devamı gelir mi bilemiyorum ama ben çok sevdim konu ilginizi çekiyorsa okuyun derim...


Yazar: Fuminori Nakamura

Çevirmen: Sinan Ceylan

Özgün Adı: Aku to Kamen no Rūru

Sayfa Sayısı: 288

Basım Yılı: 2019

Yayınevi: Doğan Kitap

Fumihiro Kuki, on bir yaşındayken babası onu çağırıp arkasında dünyanın başına bela olacak bir lanet bırakmak için doğduğunu söyler: “Lanet derken, bu dünyaya sefalet getirecek bir varlıktan bahsediyorum. Herkesi bu dünyaya geldiğine pişman edecek ya da en azından, bu dünyayı erdem ışıltılarının yok olduğuna ikna edebilecek bir varlık.” Şeytan ve Maske, bir aile geleneği olarak dünyaya kötülük yaymak için eğitilen bir çocuğun hikâyesini konu alıyor. Aşk ile tanışan çocuk yaşadıklarını sorguluyor ve bu mirası reddediyor. Kendine yeni bir hayat kurmak için ailesiyle ve kaderiyle zorlu bir savaşa giriyor. Bu savaşta güçlü ailelerin kendi çıkarları için insanların hayatlarına korku salmalarına, terör ve karmaşanın onları zengin etmelerine tanık oluyor. İlk kitabı Hırsız’la Japonya’nın en önemli edebiyat ödüllerinden Kenzaburo Oe Ödülü’nü kazanan ve Los Angeles Times Kitap Ödülü finalisti olan Fuminori Nakamura, Şeytan ve Maske’de sürükleyici bir gerilim hikâyesi anlatmanın yanı sıra sarsıcı bir kapitalizm eleştirisi yapıyor.

Fuminori Nakamura (Japon yazarın takma adıdır); 1977’de Japonya’nın Aichi Eyaleti’nde doğdu. Fukushima Üniversitesi’nde kamu yönetimi eğitimi aldı ve 2000 yılında mezun oldu. Mezuniyetinin ardından Tokyo’ya yerleşti ve hâlen yazı hayatını orada sürdürmektedir.

Nakamura, edebiyat dünyasına 2002 yılında yayımladığı ilk romanı  (Silah) ile adım attı ve bu eser ona Shinchō Genç Yazar Ödülü’nü kazandırdı. 2004’te Shakō adlı kitabıyla Noma Edebiyat Ödülü’nü, 2005’te ise Tsuchi no naka no kodomo (Yeryüzündeki Çocuk) ile Japonya’nın en prestijli edebiyat ödüllerinden biri olan Akutagawa Ödülü’nü aldı. 2010’da yayımladığı Suri (Hırsız) romanı ise ona Kenzaburō Ōe Ödülü’nü getirdi ve yazarın uluslararası alanda tanınmasını sağladı. Bu eser daha sonra İngilizceye çevrildiğinde büyük yankı uyandırarak Wall Street Journal tarafından yılın en iyi kitapları arasında gösterildi ve Los Angeles Times Kitap Ödülleri’nde finalist oldu.

Fuminori Nakamura’nın eserleri genellikle karanlık atmosferleri, psikolojik gerilimi ve insan doğasının sorgulanmasını konu edinir. Franz Kafka ve Fyodor Dostoyevski’den etkilendiğini sıkça dile getiren Nakamura, modern Japon edebiyatında “edebi noir” ya da “psikolojik gerilim” türünün en dikkat çekici temsilcilerinden biri kabul edilmektedir.(ChatGPT)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

STEFAN ZWEIG - İNSANLIĞIN YILDIZININ PARLADIĞI ANLAR

STEFAN ZWEIG - ÜÇ USTA: BALZAC, DICKENS, DOSTOYEVSKİ

STEPHENIE MEYER - KİMYAGER