HELEN BRYAN - KIRLANGIÇLAR Manastırı
Bu
seneki kitap fuarından daha önce tanımadığım yazarın iki
kitabını aralarında tercih yapamadığım için aldım, ilk okuduğum Savaş Gelinleri pek beklediğim gibi çıkmadı... bu roman
ilkinden çok daha iyi, en azından ilk kitaptaki boşluklar bunda
yok... anladığım kadarıyla H. Bryan, tüm zamanlarda tüm dünyada
kadınların ezilmesine, ikinci plana atılmasına itiraz eden ve
aralarında büyük dostluk ve dayanışma bulunan, birlikte hareket
eden kadınların romanlarını yazıyor... özellikle bu kitapta
ortaçağdan başlayarak bu konuyu işliyor...
Arka
kapağı ilk okuduğumda eski bir madalyonun, bir ortaçağ
ressamının gizemli resimlerinin peşinde heyecanlı bir hikaye
beklemiştim ama öyle değil... sürükleyici, kolay okunan bir roman
ama çoğunluğu ortaçağda geçen, zorda kalan kadınların kısa
hikayelerinden oluşuyor... konu hem İspanya'da hem de And
dağlarında bir rahibe manastırıyla ilişkili, bu manastır hem
kadın hem de gayrimeşru bebeklerin sığınma evi olarak faaliyet
gösteriyor ve kendi dinine aykırı düşecek gizli bir öğretisi de var ve Katolik kilisesinden (engizisyondan) gizlenmeye/fark
edilmemeye çabalıyor... açıkçası bir rahibe manastırından
hoşlanacağımı düşünmezdim ama iyiydi...
Yazardan bir daha okur muyum bilmiyorum ama bu romanı ilkinden daha çok beğendim, kadın hikayeleri okumak
istiyorsanız deneyebilirsiniz...
Yazar:
Helen
Bryan
Çevirmen: Belgin Selen Haktanır
Özgün Adı: The Sisterhood
Sayfa Sayısı: 416
Basım Yılı: 2019
Yayınevi: Epsilon
Çevirmen: Belgin Selen Haktanır
Özgün Adı: The Sisterhood
Sayfa Sayısı: 416
Basım Yılı: 2019
Yayınevi: Epsilon
“İlk işaretler aralık ayında belirdi. Ilık denizler, balıkçıların ağlarına ölü balıklar getirmeyi sürdürdü. Endişeli kadınlar mum yakıp Tanrı’ya, Meryem Ana’ya ve El Niño’yu engelleyecek azizlere yalvarmak için kiliselere doluştular. İnsanlar korku içinde öğle vakti kapkara olan göğe bakıp haç çıkarıyor, esen rüzgâra ve şiddetli yağmura karşı dualar mırıldanıyorlardı. Gök giderek alçalıp rüzgâr sertleşince eski ve karanlık tanrılarına yakarmaya başladılar.”
On dokuz yaşındaki Menina Walker, korkunç bir trajediyle bozulan nişanının ardından mutsuzluğunu gömmek ve gecikmiş mezuniyet tezini yazmak için İspanya’ya gider. Henüz küçük bir bebekken Amerikalı Walker çifti tarafından evlat edinilmiş olan Menina, çok geçmeden bu yolculuğun onu farklı bir kıtadan ziyade, geçmişe götürdüğünün farkına varacaktır.
16. yüzyılda yaşayıp eserlerine küçük bir kırlangıç resmi çizerek imza atan Tristan Mendoza, genç kadının araştırma konusu olmakla birlikte, gerçek ailesinden miras kalan gizemli madalyonu da deşifre edebilecek tek ipucuna dönüşmüştür. Engizisyon’un ölümcül egemenliğinde geçen karanlık dönemlerden beri ayakta kalmış Kırlangıçlar Manastırı’na vardığındaysa, attığı her adımla inanç tarihinin en büyük keşiflerinden birini yapmaya yaklaşacaktır.
“Kırlangıçlar Manastırı’nda hayran kalınacak çok fazla şey var... Helen Bryan’ın bu roman için yaptığı araştırma, İspanya ve Güney Amerika’nın on altıncı yüzyılını büyüleyici bir biçimde resmediyor. Hıristiyanlığın erkek egemen yapısına alternatif olacak bir keşifte bulunmak isteyenler, bu kitabı çok sevecekler!” - Historical Novels Review
“İlk kitabı Savaş Gelinleri’ni okuduğum andan itibaren, Helen Bryan’ın geniş bir okur kitlesine sesini duyurabileceğinin farkındaydım. İlgi çekici hikâyeleri ve eşsiz karakterleriyle büyük yankı uyandıracağından şüphem yoktu. Dünya çapında bir milyon okur tarafından keşfedilip sevilen bir yazar haline gelmesinden mutluluk duyuyoruz.” - Terry Goodman, Amazon Publishing
Ersu Deniz'in yazdığı Markalaşma ve Reklam kitabı hakkında yorumlarımı belirttim. Biraz amatörce oldu sanırım. Yorumlarınızı belirtirseniz sevinirim
YanıtlaSilhttps://youtu.be/CWBkLsakj8w
Biraz gecikerek baktım ama video kullanılamıyor diyor.
Silşu ara daha beni açacak fantastik şeylere ihtiyacım var Gül Hanım:))) elinize sağlık, sevgiler:)
YanıtlaSilÇok haklısınız Eren Hanım, şu ara hepimizin iç açıcı kitaplara ihtiyacı var:) Sevgiler
SilGüzel anlatımınız ve alıntılarınız için teşekkürler. Bazen hiç beklentimiz olmayan bir kitapta aradığımızı buluyoruz, bazen de büyük umutlarla aldığımız kitap bizde hayal kırıklığı yaratıyor.
YanıtlaSilBen teşekkür ederim. Keyifli okumalar.
Silkitabın ismi ilginçmiş içeriği de, acaba bu anlatılanlar gerçek mi yaa :)
YanıtlaSilBir sürü kadın hikayesi var muhtemelen onların büyük çoğunluğu gerçek veya gerçeğe çok yakın. Kalanı kurgu olmalı.
Sil