ALEV ALATLI - Beyaz Türkler Küstüler
Or’da hâlâ Kimse Var Mı? 5.
Kitap
"Biz oyunu kaybetmedik, sadece vakit yetmedi."
Alev Alatlı’nın 1992’de yayımlanan ve Türkiye’nin dönüşümlerini çözümleyen dörtlemesi "Or’da Kimse Var mı?" her kitabıyla geniş ve yoğun tartışmalara yol açmıştı. Dizinin ilk kitabı Viva La Murte’yi izleyen Nuke Türkiye, Valla Kurda Yedirdin Beni! ve O.K. Musti Türkiye Tamamdır’ın ardından Alev Alatlı, Beyaz Türkler Küstüler aracılığıyla yirmi yıl sonra yeniden soruyor: "Or’da Hâlâ Kimse Var mı?"
Beyaz Türkler Küstüler’in başkişilerinden Mehmet Sedes, efsanevi Günay Rodoplu’nun trajik hikâyesini anlatan kişi, 70li yılların TİP kökenli militanı. İkinci eşi Meral, aynı yılların THKP-C militanı; anneleri Mübeccel Atiye, 40lı yıllardan, Behice Boran, Niyazi Berkes, Muzaffer Şerif Başoğlu’nun DTCF’den arkadaşı. Amiral bir eş, Prof. Ayhan Songar, Prof. Recep Doksat’la içli dışlı bir muhit; Mübeccel Atiye hocanın temsil ettiği "orijinal beyaz Türk" 1940lı yılların "laik-hümanist" eğitiminin şekillendirdiği Nişantaşı-Ayvalık tipolojisi. Hasan Âli’nin, Yakup Kadri’nin idealleri uyarınca "insan zekâsının aslı Yunandadır" şiarı doğrultusunda, tüm enerjilerini "çağdaşlaşma" dedikleri ve fakat aslında Batı medeniyetine Yunan-Roma bacağından duhul etme çabasıyla beraber yasalarla vicdanları arasında kalıp bizar olan yurdum insanları ve onların günümüzdeki uzantıları...
Alev Alatlı’dan
daha önce Schrödinger’in Kedisi-Kabus, Schröndinger’in Kedisi-Rüya ve ilk romanı Yaseminler Tüter mi Hâlâ? yı okumuş ve
çok beğenmiştim...
Bu
kitabı gördüğümde serinin son romanından başlamak biraz anlamsız geldiyse
de özellikle ismi çok ilgi çekici olduğundan almadan yapamadım... öncelikle
bağımsız bir kitap olarak okunabiliyor, acaba önceki kitaplarda neler olmuştu diye
düşünmüyorsunuz... çünkü klasik anlamda bir roman değil bu, daha çok denemenin
romana benzetilmiş hali diyebiliriz. Yazar ülkeye, dünyaya, siyasete, eğitime
vb. bir çok konuya dair görüşlerini belirtiyor... geldiğimiz noktada Ülkemizin
ahval ve şeraitini Küresel Kapitalizmin etkileri ile birlikte anlatıyor... en
çok bahsettiği de Zamanın Ruhunun tüm sistemleri nasıl etkilediği ve tüm dünya ile birlikte bizimde ‘’sıradanlaştığımız’’... bu
konuyla ilgili olarak -benimde daha önce okuduğum- Frank Furedi’nin Nereye Gitti Bu Entelektüeller?
kitabına değiniyor... yaşadığımız yüzyılda tüm insanların alt seviyede bir araya
geldiği (getirildiği) bir durumu ortaya koyuyor... ve kitabı aşağıdaki uyarı
ile bitiriyor... okuyun derim...
ARSIZ, DENSİZ, İLKESİZ, HADDİNİ BİLMEZ, BAYAĞI İSEN,
YANIMIZA UĞRAMA!
KÜSTAH, MÜRAİ, TUFEYLİ, ZEVZEK, MÜPTEZEL, BASMAKALIP
İSEN, KAPIMIZI ÇALMA!
PALAVRACI, KORKAK, KALLEŞ, AHLAKSIZ İSEN, EŞİĞİMİZİ
GEÇME!
İÇTENLİKSİZ, SEVGİSİZ, PESPAYE, PAÇOZ İSEN, EVİMİZE
GELME!
ÇİLEHANEDİR BURASI, HOŞGÖRÜ DERGAHI DEĞİL!
AHDE VEFA BİLMEZ, TÖVBE TUTMAZ İSEN, SAKIN GELME!
Sayfa Sayısı : 460
Basım
Yılı : 2013
Yayınevi
: Everest
"Biz oyunu kaybetmedik, sadece vakit yetmedi."
Alev Alatlı’nın 1992’de yayımlanan ve Türkiye’nin dönüşümlerini çözümleyen dörtlemesi "Or’da Kimse Var mı?" her kitabıyla geniş ve yoğun tartışmalara yol açmıştı. Dizinin ilk kitabı Viva La Murte’yi izleyen Nuke Türkiye, Valla Kurda Yedirdin Beni! ve O.K. Musti Türkiye Tamamdır’ın ardından Alev Alatlı, Beyaz Türkler Küstüler aracılığıyla yirmi yıl sonra yeniden soruyor: "Or’da Hâlâ Kimse Var mı?"
Beyaz Türkler Küstüler’in başkişilerinden Mehmet Sedes, efsanevi Günay Rodoplu’nun trajik hikâyesini anlatan kişi, 70li yılların TİP kökenli militanı. İkinci eşi Meral, aynı yılların THKP-C militanı; anneleri Mübeccel Atiye, 40lı yıllardan, Behice Boran, Niyazi Berkes, Muzaffer Şerif Başoğlu’nun DTCF’den arkadaşı. Amiral bir eş, Prof. Ayhan Songar, Prof. Recep Doksat’la içli dışlı bir muhit; Mübeccel Atiye hocanın temsil ettiği "orijinal beyaz Türk" 1940lı yılların "laik-hümanist" eğitiminin şekillendirdiği Nişantaşı-Ayvalık tipolojisi. Hasan Âli’nin, Yakup Kadri’nin idealleri uyarınca "insan zekâsının aslı Yunandadır" şiarı doğrultusunda, tüm enerjilerini "çağdaşlaşma" dedikleri ve fakat aslında Batı medeniyetine Yunan-Roma bacağından duhul etme çabasıyla beraber yasalarla vicdanları arasında kalıp bizar olan yurdum insanları ve onların günümüzdeki uzantıları...
bence bu seri de çok ilgi çekici...ve sen her zamanki gibi çok güzel anlatmışsın...okurken akıp gidiyor yazdıkların..teşekkürler bir kez daha :)
YanıtlaSilBen teşekkür ederim sevgiler:)
Sil