VÉNUS KHOURY-GHATA - YEDİ TAŞ
Bu
kitap Kasım 2017'de yayımlandı yazarı dikkatimi çektiği için
almaya niyetlendim ama ben bunu gerçekleştirene kadar roman yeteri
kadar ilgi görmemiş olacak ki Can Yayınlarının şu sıralar
devam eden indirimi arasına dahil edilmiş... indirimli olması iyi
bir şey belki ama bu kadar yeni bir kitabın satılmamış olması
da üzücü, üstelik fevkalade güzel bir roman bu...
1937’de
Beyrut’ta dünyaya gelen Lübnan asıllı Fransız şair ve yazar
Vénus Khoury-Ghata ülkesinde edebiyat eğitimi aldı. İlk şiir
kitabını 1966’da yayımladı. 1972’de Paris’e yerleşen
yazar, Louis Aragon’un yönettiği Europe dergisinde çalıştı.
İlk romanı Les inadaptés ise 1971’de yayımlandı. Çağdaş
Fransız yazınının en önemli isimlerinden biri olarak kabul
edilen yazar, şiir ve romanlarının yanı sıra edebiyat
eleştirileri de kaleme almaktadır. 2009 yılında Académie
Française’in büyük şiir ödülüne, 2011’de ise Goncourt Şiir
Ödülü’ne layık görülmüşür. Yazarın
özgeçmişi böyle...
Roman
ise aşağıdaki arka kapak açıklamasından da anlaşılacağı
üzere bir KARANLIĞI bir CAHİLLİĞİ anlatıyor, dinin aslında
nasıl sadece ŞEKİL olduğunu anlatıyor... Hayat, Sil Baştan
romanında dendiği gibi ‘’Bu
dünyada kötücül güçlerin kazanması için gereken tek şey
yeterli sayıda kadının hiç bir şey yapmamasıdır’’ kendilerini
ve dünyayı ancak kadınların kurtaracağı gerçeğini
anlatıyor...
Akıcı
yazılmış, çok iyi okunuyor, ibret verici bir hikaye (tam bugüne
rastlaması da hoş tesadüf biz bugün o karanlığı yırtacağız)
okuyun seveceksiniz...
Yazar:
Vénus
Khoury - Ghata
Çevirmen:
İnci Malak Uysal
Özgün
Adı: Sept
pierres pour la femme adultère
Sayfa
Sayısı: 188
Basım
Yılı: 2017
Yayınevi:
Can
“Noor kendisini ayakkabısının tabanına yapışan solmuş yapraklar kadar, bahçesindeki kör kuyu kadar kuru hissediyordu. Mümkün olduğunca az besleniyordu, derisine işleyen soğuğu kırmak için ateş yakmıyordu artık, etrafındaki hiçbir şeyi değiştirmemeye, yerini değiştirirken sandalyeyi gıcırdatmamaya ve dağın yuttuğu güneşin bir ceviz kadar küçüldüğü saatte onu meydana götürürlerken kendisini yalnız hissetmemek için seccadesinin yerini aklında tutmaya dikkat ediyordu.
Önceden planlanan geleneksel yemek için gerekli olan keçisini yakalayacak hain çocuklar ve köpekler eşliğinde geleceklerdi. Kurtuluş taşları adı verilen ilk yedi taşı attıktan sonra yemek yiyeceklerdi. Parmaklarıyla sayarak yedi diye tekrar etti. Haftanın günleri gibi, ardiyenin çatısını tutan taşlar gibi yedi. Kafasını, yaz güneşinde olgunlaşmış bir nar misali kırmak için yedi taş.”
Çölün kıyısında, hamsin rüzgârının estiği unutulmuş bir köyde cezasını çekmeyi bekler Noor. Zinadan suçlu bulunmuştur, recm edilecektir. Kaçmayı ya da isyan etmeyi düşünmez, tek arzusu kaderine boyun eğip günahının bedelini ödemektir. Tek düşüncesi, babalarının alıp gittiği üç çocuğudur. Ne özgürlüğe özlem duyar ne de olası bir başka hayata. Ama bir kadın, yabancı bir kadın giriverir hayatına…
not aldım okurum bunu :)
YanıtlaSilİyi okumalar:)
Silalıntı çok hoş Gül Hanım, sayfa sayısın da çok değil, okunabilir bir roman, kapağı da sevdim:) paylaştığınız için teşekkürler, sevgiler:)
YanıtlaSilKolay okunuyor ben 1,5 günde filan okudum. Evet alıntı çok güzel ama dediğim olmadı maalesef:( yurdum insanını anlamak çok zor vesselam. Sevgi benden Eren Hanım.
SilSağol canım. Duymamıştım. Ekledim hemen.
YanıtlaSilUmarım seversiniz sevgiler:)
SilSelamlar.
YanıtlaSilBu kitabı indirimde görmüş ama almamıştım. Üzüldüm desem yeridir. :(
Bir dahaki gidişimde bakacağım.
İyi akşamlar.
Halihazırda indirim devam ediyor, yine alabilirsiniz ve umarım seversiniz. İyi akşamlar...
SilSelam hatta iyi geceler. 😊 Bugün uğradım DR'a ve hâlâ indirimde vardı bu kitap. Merakla aldım ve en kısa zamanda okuyacağım. Tekrar paylaşım için teşekkürler Gül Hn. 😊
SilMerhaba günaydın:) umarım siz de seversiniz, yorumunuzu merakla bekleyeceğim. Keyifli okumalar:)
Sil