KATE ATKINSON - Mahvolmuş Bir Tanrı
Bu
seferki çok sevdiğim İngiliz yazar Kate Atkinson'un son kitabı, benim de
yazardan okuduğum 5. roman... yazardan ilk okuduğum Hayat, Sil Baştan romanının devam kitabı gibi gözüküyor ''savaşın
en çok ilgimi çeken ve en zengin malzemeyi sunduğunu düşündüğüm
iki boyutunu seçtim -Almanların Londra'ya yaptıkları hava
akınları ve Almanya'ya karşı stratejik bombalama seferberliği.
Hayat, Sil Baştan
Ursula Todd ve Londra'nın bombalanması sırasında yaşadıkları hakkında, Mahvolmuş Bir Tanrı
(Bunu bir devam romanından çok 'eşlikçi' olarak düşünmeyi
seviyorum) ise Ursula'nın erkek kardeşi Teddy ve onun Bombardıman
Komutanlı'ğında Halifax pilotu olarak hayatı hakkında. İki
roman da yalnızca savaş hakkında değil, aslına bakılırsa her
iki romanda da ya silahlı çatışmaların patlak vermesine kadar ya
da sonrasında bununla baş edilmesiyle uzun zaman geçiriyoruz. Yine
de, hayatlarının içine işleyen şey, Ursula ve Teddy'nin savaş
konusunda kişisel ve ortak deneyimleri. (Yazarın Notu Syf:402)''
II.
Dünya Savaşı hakkında yazılan kitapların çoğunda, Almanların
kötülüğü öne çıkarılıp, Almanya'ya yapılanlar, savaşın
sonuna doğru müttefiklerce yakılıp yıkılmasından (stratejik
bombalama seferberliği) pek fazla bahsedilmez (ki en vahimi Dresden'dir) oysa ki müttefiklerinde sivil halka yönelik epeyce
bir vahşeti var ve yazar her iki taraftan da bahsediyor ''Teddy: Hem
bu savaşı başlatanların Almanlar olduğunu unutmayalım. Ben daha
çok Versay'da biz başlattık diye düşünüyorum dedi Ursula alçak
sesle. (......)
Sonraları,
çok sonraları, savaş bittikten çok uzun zaman sonra, bunun bir
'ateş fırtınası' olduğunu öğrenmişti. Bu kelimeyi savaş
sırasında hiç duymamıştı. Bilerek yerleşim bölgelerine
gönderildiklerini öğrendi. O insanların havuzların içinde
haşlandıklarını, mahzenlerde kavrulduklarını öğrendi. Canlı
canlı yanmışlar ve havasızlıktan boğulmuşlardı (........) Bir
kere başladıkları zaman geri dönüş yoktu. Hamburg bir dönüm
noktası değil, mola yeriydi. Sonunda Tokyo'ya, Hiroşima'ya neden
olmuştu ve sonra bir kıtada bir şalteri kaldırıp, başka bir
kıtada binlerce insanı yok edebildiğiniz zaman masumiyet
hakkındaki bütün o tartışma anlamsızlaşmıştı. (syf:
289-290)''
Yazar
Teddy'nin hayatını (1925-2012 arasını) tarihten tarihe atlayarak
anlatıyor... savaş bölümlerine uzunca yer vermiş, bombalamalar,
uçak tipleri, askeri personel, savaş anıları detaylı anlatılıyor
(yazarın notu bölümünde bu konuda çok araştırma yaptığını
-uzun bir kaynakça eklemiş- savaş anılarının ufak tefek
düzeltmeler yapsa da gerçek anılardan alındığını, zaman zaman
kurgudan uzaklaşabildiğini belirtiyor)... Teddy'nin savaş
sonrasındaki hayatı, ailesi vb. konular da zorlu, dolayısıyla
kitap biraz karamsar... aslında nasıl ifade edebilirim bilemiyorum
yazarın tüm kitaplarında konular iç acıtıcı olurdu ama bir
şekilde bunu mizahi bir dille bir neşe tınlaması ile anlatırdı, bu kitapta o yok... çevirinin rolü ne kadardır, yazarın
araştırmasını bir miktar fazla yansıtmasının etkisi midir tam
çözemedim ve okuduğum kitaplar içinde en az sevdiğim oldu...
dolayısıyla yazara bu kitapla başlamayın (devam kitabı gibi
gözükse de tek başına da okunabilir) ama yazarı seviyorsanız da
geride bırakmayın okuyun derim...
Yazar:
Kate
Atkinson
Çevirmen:
Ayça Çınaroğlu
Özgün
Adı: A God in Ruins
Sayfa
Sayısı: 410
Basım
Yılı: 2018
Yayınevi:
YKY
Mahvolmuş Bir Tanrı, Hayat Sil Baştan’ın kahramanı Ursula’nın kardeşi Teddy’nin hayatını konu alıyor. Teddy büyür ve İkinci Dünya Savaşı sırasında pilot olarak İngiliz Hava Kuvvetlerine katılır. Savaştan sonra babasının “Ne bat ne çık, ortalarda bir yerlerde kal” öğüdüne uyarak şair olma hayallerinden vazgeçer. İlk aşkıyla evlenir, öğretmenlik yapan eşiyle ve kızlarıyla birlikte uzun ve sıradan bir hayat sürer.
Dört kuşak boyunca karakterler arasında ileri geri sıçrayışlarla 1920’lerden 2000’lere kadar neredeyse yüz yıla tanıklık eden romanın ekseninde Teddy’nin savaş tecrübesi yer alsa da, Atkinson aslında Todd ailesinin oluşturduğu mikrokozmos aracılığıyla Savaş ertesinde toparlanmaya çalışan İngiltere’yi mercek altına alıyor.
Yazar, renkli kişilikler ve sürprizlerle dokuduğu romanında, alttan alta kurmacanın kendisini de sorgulamaktan geri kalmıyor.
Kate
Atkinson 1951’de İngiltere York’ta doğdu. 1974’te İngiliz
edebiyatında yüksek lisans eğitimini tamamladı. İlk romanı
Behind
the Scenes at the Museum 1995'de
Whitbread kitap ödülüne layık görüldü. Edebiyata katkıları
nedeniyle 2011 yılında Britanya İmparatorluğu nişanı alan
Atkinson, Edinburg’da yaşamaktadır.
Yazarı daha önce tanımıyordum. Devam kitapları genelde ilki kadar güzel olmuyor. Bir gün Kate Atkinson okumaya başlarsam sizi dinleyip, Hayat, Sil Baştan kitabıyla başlarım o zaman.
YanıtlaSilDevam kitapları konusunda aynı düşünüyoruz:) Evet bu yazara Hayat, Sil Baştan ile başlamakta fayda var. Keyifli okumalar, teşekkürler.
Silkonu ilgimi çekmeyen dönem, dünya savaşı yani, ama yazarı merak ediyorum, ivit daha önce de söledindi, başka bir kitabını okurum işallah :)
YanıtlaSilDiğerleri savaş konulu değil, hatta ikisi polisiye belki onları okursunuz:)
Sil