SUAT DUMAN - 1918 Kalbim, Kimsesiz Yurdum

Ne Suat Duman'dan ne de kitaplarından haberim vardı internet sitelerinin birinde 1918 serisini gördüm, isim çok ilgimi çekti ilk kitabı deneyeyim seversem devamını da okurum diye düşündüm... halihazırda üç kitaptan oluşuyor, diğerleri: 1918 – Ah Dehşet Dehşet Dehşet! (2. Kitap) 1918 – Bir Hayalet Dolaşıyor (3. Kitap) şeklinde ve galiba 10 kitaplık bir seri olacakmış...

Açıkçası sipariş verdiğimde uzun öykü şeklinde olduğunu bilmiyordum, bu incecik kitabı elime aldığımda hayal kırıklığı yaşamadım dersem yalan olur... neyse ki öyküyü de yazarı da sevdim...

Ferda bir Paşanın kızı, Fransa'ya eğitim için gitmiş, hukuk okumuş, adli tıp ile ilgileniyor, savaşın bitimiyle ülkeye geri dönüyor ve yanında gazeteci bir kadın arkadaşı da var... daha doğu ekspresindeyken polisiye vakaları çözmeye başlıyor, İstanbul'a geldiğinde de devam ediyor... işgal günleri İstanbul'undan da aralarda bahsediliyor... kolay okunuyor, anlatımı güzel, sizi peşinden sürüklüyor... tek mantıklı olmayan (aklıma yatmayan) iki genç kadının gece yarılarında İstanbul'da korkmadan çekinmeden dolaşmaları ile Ferda'nın olayı çözmeye çalıştığı sırada karşısına çıkan Arnavut bir kabadayı ile dövüşmesi ve bir tekme ile adamı alt edip kıskıvrak yakalaması idi (Ferda'nın Fransa'da neler yaptığı anlatılmadığı için bu süpermen!! halini nereden kazandı bilemiyoruz, devam kitaplarında belki ortaya çıkar)...

Konu detaylı anlatılmasa da sonuçta kitabı sevdim, devam kitaplarını da okuyacağım, size de öneririm...


Yazar: Suat Duman

Sayfa Sayısı: 88

Basım Yılı: 2020

Yayınevi: Alakarga

Suat Duman’ın uzun soluklu polisiye serisini yayınlamaya başlıyoruz. Birinci Dünya Savaşı sona ermiş, dünya yeni bir kaosun eşiğine gelmiştir. Fransa’da gördüğü eğitimini yarıda kesen Ferda, gazeteci arkadaşı Miette’le birlikte Doğu Ekspresi’ne atlar ve işgal donanmalarının boğazı geçtiği gün İstanbul’a gelir. Bir yandan uluslararası bir suçlunun izini süren Ferda ve Miette bir yandan da akılcı yöntemleri sayesinde tüm suçluların korkulu rüyası haline gelecektir.

Elinizden bırakamayacağınız, meftunu olacağınız, polisiye edebiyatımızı renklendirecek son derece “cazibeli” bir okuma şöleni…


Suat Duman

1977 Kars doğumludur, üniversite eğitiminin sonuna dek 20 yıl Ankara’da yaşadı. Ankara Hukuk’ta okudu. Mesleki nosyonun ötesinde, fakültenin kendisine kazandırdığı “yetenek” muhakeme yeteneği oldu. 2008 yılından beri İstanbul’da yaşıyor. Bir yandan avukatlık yaparken bir yandan da polisiye romanlar yazmaya ve yayınlamaya başladı. İlk romanı Cinayet Mevsimi Ankara yıllarından izler taşır. Cebeci Kampüsü çevresinde geçen bir seri cinayet olayını araştıran Hukuk Fakültesi öğrencisi Mehmet Cemil’in okurla buluştuğu ilk kitap Cinayet Mevsimi’dir. İkinci romanı Müruruzaman Cinayetleri’nde aynı karakterin, bu kez İstanbul’da geçen macerasını anlattı. Her iki roman da siyasi polisiye janrı içerisinde önemli eleştiriler aldı. Üçüncü romanı Dünyanın Leşleri 2015 yılı Aralık ayında yayınlandı. Bu sefer isimsiz bir karakterin sürüklediği bir kara polisiye ile okuru tanıştırdı. Dördüncü romanı Rakun 2018'de Yılın Polisiyesi ödülüne layık görüldü. Sisteme Kayıtlı 7 adet kitabı bulunmaktadır. Suat Duman 2012 yılında Alakarga Yayınlarını kurdu. 

Yorumlar

  1. Konusu güzel ama polisiye ya da fantastik kitapların uzun uzadıya olanlarını severim. Yani her şeyin derinlemesine işlenmesini isterim. Kısa olunca oldu bittiye geliyor gibi bir his bırakıyor bende. Fırsat bulursam en azından ilk kitabı okuyup fikir sahibi olabilirim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben türüne bağlı olmaksızın tüm kitapların uzun olanını seviyorum, mümkünse en az 300 sayfa civarında olsun:)) Bu ise süper kısa idi ama bir şekilde hoşuma gitti ve beni de şaşırttı. Teşekkürler

      Sil
  2. ben de yazarı ilk sizden duydum. Piere Loti kitabında da gece yarısı sandal tutup karşıuya geçen kadınları okuyunca ben de aynı şeyden şikayet etmiştim. O yıllarda bu mümkün olmaz demiştim. Bu arada bende uzun kitapları severim. Aralık başında 1.000 sayfalık bir kitaba başlıyorum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçek hayatta oluyordur (olmuştur) her zaman istisnalar vardır ama kurguda böyle şeyler yazılınca tutarsız görünüyor o yüzden takılıyoruz. Size yeni kitabınızda keyifli okumalar diliyorum:)

      Sil
  3. Kitabı sizden duymuş oldum. İlerleyen zamanlarda okurum diye düşünüyorum. Emeğinize sağlık.:)

    YanıtlaSil
  4. yeni duydum.. uzun öykü, novella tarzı tercih edebilirim:)
    teşekkürler, emeklerine sağlık..

    YanıtlaSil
  5. Merhaba,
    Ben de ilk kez duydum Gül Hanımcığım...
    Böyle yazarları keşfetmeniz çok güzel.
    Benim yeni kitabıma bakabildiniz mi? Merak ediyorum, heyecanla bekliyorum yorumlarınızı :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgili Mert; kitabına henüz bakamadım, okuyunca yazacağım:)

      Sil
  6. "bu incecik kitabı elime aldığımda hayal kırıklığı yaşamadım dersem yalan olur... neyse ki öyküyü de yazarı da sevdim..." Lütfen yanlış anlamayın. Bu cümlelerinizde çelişkili bir durum yok mu? Hayal kırıklığı beklentinin boşa çıkması yaşanılan üzüntü, yani negatif bir durum iken, neyse ki öyküyü de yazarı da sevdim demeniz biraz kafamı karıştırdı. Yazarın adını duymadım. Bu aralar polisiye türü revaçta fakat bu türün akılda kalıcılığı pek yok sanki. Teşekkürler:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çelişki yok:) Şunu demek istiyorum; siparişi internetten verdim, kitabın kaç sayfa olduğunu bilmiyordum ve uzun kitapları sevdiğim için paketten incecik bir roman çıkınca içinde ne yazdığından bağımsız hayal kırıklığı yaşadım, peşinen kötüymüş gibi ama okuyunca anlatılanı, yazarın üslubunu sevdim en azından bu kazanç oldu. Bir de yazılanları sevmeseydim felaket senaryosu gibi olacaktı. Tabii uzun uzun anlatılsın isterdim o ayrı:) Polisiye benim de konum değil çok az okurum zaten, bu kitaba polisiye severlerin gözüyle bakarsanız çok başarılı bulunamayabilir ama baş karakterin genç eğitimli bir kadın oluşunu, işgal dönemi İstanbul'unda geçmesini, o günlerin şimdiki zamanı andırmasını sevdim, nihayetinde de romanı sevmiş oldum. Ben teşekkür ederim.

      Sil
  7. suat duman polisiyeleri evet yaaa okuycam ben de, ne hoş konu imiş bu ayrıca :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bence siz de seversiniz deneyin hakikaten:) Keyifli okumalar, sevgiler

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

ANDRÉ MAUROIS - İKLİMLER

SEZGİN KAYMAZ - Kün

LOU ANDREAS-SALOMÉ - RUTH