JAMES S.A. COREY - LEVIATHAN UYANIYOR

ENGİNLİK SERİSİ 1. KİTAP

Süper bir bilim kurgu bu sefer okuduğum kitap, hiç uzatmadan söyleyeyim bu türü seviyorsanız kaçırmayın mutlaka okuyun... gelelim romana; James S.A. Corey takma ismiyle Daniel Abraham ve Ty Franck tarafından yazılmış olup, güneş sisteminin tüm gezegenlerine gidilebildiği ve yaşam alanlarının oluşturulduğu bir geleceği anlatıyor... zaman belirtilmemiş ama epeyce bir yüzyıl geçmiş, Mars’ta, Ay’da ve Asteroit Kuşağında koloniler oluşmuştur... Dünya ve Mars iç gezegen olarak daha hakim konumda olup, Asteroit Kuşağı galaksimizin yaramaz ve isyankar çocuğu olarak görülmektedir... zamanımızda dünyada yaşanan çekişmeler uzaya taşınmış, her an bir savaş çıkma olasılığı vardır...

Uzak bir geleceği anlattığı için neredeyse her şey değişmiş durumda ve konu çoğunlukla asteroit kuşağında ve uzay gemilerinde geçiyor, Dünya'dan ve Mars'tan ise bahsediliyor sadece... asteroitin içi oyularak yaşam alanları oluşturulmuş ve orada yeni bir nesil doğup büyümüştür... oluşturulan yaşam alanlarında yerçekimi daha düşük olduğu için de insanlar daha uzun boylu ve daha zayıf olmuşlardır... bu seferde uzayda dünyalılar, marslılar ve kuşaklılar olmak üzere bir ırk ayrımcılığı oluşmuş durumdadır... ilave olarak tüm insanlığı etkileyecek büyük bir gizemin de çözülmesi gerekmektedir... 

Romanda hem teknolojik gelişmeler, hem kolonilerde yaşamın anlatıldığı bölümler, hemde biyolojik gelişmeler çok anlaşılır ve gözünüzde canlandırabileceğiniz biçimde ifade ediliyordu... kitap bilimsel açıklamalarda boğulmuyordu... bu önemli çünkü detaylar ve mekan tasvirleri gereğinden fazla olunca sıkılabiliyorsunuz... romanın çok sürükleyici bir anlatımı vardı ben neredeyse nefessiz okudum sayılır... ayrıca konu ve karakterlerde çok iyiydi, ilk  defa bir seri kitaba başladığıma sevindim... 

Her ne kadar uzayla ilgili en sevdiğim bilim kurgu kitabı hala ‘’Kim Stanley Robinson’’un ‘’Kızıl Mars’’ı  ise de bu da son zamanlarda okuduğum en iyi bilim kurgulardan biriydi...   


Yazar: James S.A. Corey
Çevirmen: Cihan Karamancı
Sayfa Sayısı :512
Basım Yılı : 2013
Yayınevi : İthaki

Geleceğe hoşgeldiniz.

"Gelecek… tam da olması gerektiği gibi…" 
The Wall Street Journal

"Gezegenlerarası sürükleyici bir macera."
Publishers Weekly

İnsanlık güneş sistemini Mars'ı, Ay'ı, Asteroit Kuşağı'nı ve de ötesini kolonileştirmiştir. Fakat yıldızlar hâlâ erişilmezdir.

Jim Holden Satürn'ün halkaları ile Kuşak'taki maden istasyonları arasında mekik dokuyan bir buz şilebinin idari subayıdır. O ve mürettebatı Scopuli adındaki terk edilmiş bir gemiye rastladıklarında korkunç bir sırla karşılaşırlar. Bu birileri için uğruna cinayet işlenecek bir sırdır hem de Jim ile mürettebatının hayal bile edemeyecekleri bir ölçekte. Jim gemiyi oraya kimin ve niye bıraktığını bulamazsa güneş sisteminde savaş çıkacaktır.

Dedektif Miller bir kızı aramaktadır milyarlarca kişilik bir sistemdeki tek bir kızı. Fakat kızın ailesinde para boldur ve parayı veren düdüğü çalmaktadır. İpuçları onu Scopuli'ye ve isyancı sempatizanı Holden'a çıkardığında Miller bu kızın tüm olup bitenlerin anahtarı olabileceğini anlar.

Holden ile Miller'ın Dünya hükümeti, Dış Gezegen devrimcileri ve gizli şirketler arasındaki ince bir çizgide yürümeleri gerekmektedir ve şans onlardan yana değildir. Fakat Kuşak'ta farklı kurallar geçerlidir ve küçük bir gemi bile evrenin kaderini değiştirebilir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

STEFAN ZWEIG - İNSANLIĞIN YILDIZININ PARLADIĞI ANLAR

ANDRÉ MAUROIS - İKLİMLER

LOU ANDREAS-SALOMÉ - RUTH