PETROS MARKARİS - ALAN SAVUNMASI
Petros
Markaris'i Sakız Ceviz Deniz blogundan öğrendim, kitaplarından
birini not almıştım ama polisiyeye pek düşkün olmadığımdan
öylece kaldı... Can Yayınları indiriminde iki kitabını birden
görünce deneyeyim dedim, not aldığım kitabı hatırlayamadım ama seçenekler arasında Alan Savunması cazip geldi ve okudum...
Kitabın
konusu aşağıda detaylı olarak verilmiş ilave bir şey
yazmayacağım... bu romanı tarz olarak yakın zamanda okuduğum
diğer bir polisiye; Volker Kutscher'in Islak Balık kitabına çok
benzettim... her ikisinde de; bulunduğu şehrin her bir sokağını
isim isim yazıyor (bazen insana daral geliyor bundan), aile
ilişkilerinden bahsediyor (ki hem komiseri, hem de ailesini çok sevdim, karısını ise daha çok sevdim), konuyu çok dallandırıp
budaklandırıyor ve bir noktada acaba sonunu nasıl getirebilecek
diye şüpheye düşüyorsunuz... yine Islak Balık'da olduğu gibi
ağır ağır ilerliyor, çok heyecanlı bir kurgusu yok, bir sürü
konuyu birlikte anlatıyor... tek fark bu kitapta Kosta Kustas'ın
katilini daha en başta tahmin ettim ama bu
karakter sonrasında tali bir hal aldı kitabın sonuna kadar ortaya
çıkmadı pek, bir sürü konuyu gezdik dolaştık ama sonunda o
kişiye ulaşınca biraz hayal kırıklığı yaşadım... sanırım
o kadar karmaşık yoldan daha süprizli bir son beklemiştim... her
neyse roman fena değil, kolay okunuyor, sürükleyici, memnun kaldım
ama bana yetti, muhtemelen başka kitabını okumam... polisiye
seviyorsanız deneyebilirsiniz...
Not
1: Kitap kapağı çok kötü beni sakın alma diye bas bas
bağırıyor, Selmin Hanım'ın tanıtımını okumasam dönüp
bakmazdım.
Çevirmen:
Saadet Özen
Özgün
Adı:
Amyna
zonis
Sayfa
Sayısı: 448
Basım
Yılı: 2018 (4. Baskı)
Yayınevi:
Can
Komiser Haritos yıllardır tatile çıkmamıştır. Karısının baskısına dayanamayınca Santorini Adası’nda baldızının evinde tatil yapmaya razı olur. Ancak, Komiser’i hiç de huzurlu günler beklememektedir. Adada meydana gelen deprem, ıssız bir yerde gömülü olan cesedin ortaya çıkmasına neden olunca, kimliği belirsiz cesedi alıp Atina’ya götürmek ve cinayeti aydınlatmak Haritos’un üstüne kalır. Atina’da amiri, bir cinayet dosyası verir ona: Karanlık işlere bulaştığı söylenen Kosta Kustas, sahibi olduğu gece kulübünün önünde öldürülmüştür. Soruşturmayı derinleştiren Komiser, bu iki cinayet arasında şaşırtıcı bir ilişki olduğunu keşfeder, ardından da, kendini üçüncü lig takımlarından, paravan şirketlerden, politikacılardan örülü kirli bir mekanizmanın içinde bulur. Hedef dört koldan korunmakta, ağın kilit noktalarında olanlar tam bir Alan Savunması uygulamaktadırlar. Ardı ardına iki cinayet daha işlenince, olayın sandığından da büyük ve korkutucu boyutlara ulaştığını görür Komiser Haritos. İstanbul doğumlu yazar Petros Markaris, Atina’nın bize hiç yabancı gelmeyen atmosferinde, medyası ve polisiyle soluk soluğa okunacak bir serüven sunuyor Alan Savunması’nda.
PETROS MARKARİS, 1937’de İstanbul’da, Heybeliada’da doğdu. Ekonomi öğrenimi gördükten sonra, edebiyat dünyasına ilk adımını Ali Reco’nun Öyküsü adlı oyunuyla attı. Kral İbu’nun Destanı ve Atlar gibi oyunlar da yazan Markaris, ünlü sinema yönetmeni Theo Angelopoulos’un 1936 Günleri, Sonsuzluk ve Bir Gün, Büyük İskender, Leyleğin Geciken Adımı ve Ulysses’in Bakışı gibi filmlerinin senaryolarını kaleme aldı. Aralarında Bertolt Brecht’in de bulunduğu birçok Alman yazarını Yunan diline kazandırdı, Goethe’nin Faust adlı yapıtının çevirisiyle büyük başarı kazandı. Yunan televizyonunda üç yıl kesintisiz gösterilen Bir Cinayetin Anotomisi adlı polisiye dizisinin senaryosunu yazdı. 1950’li yılların ünlü polisiye yazarı Yannis Maris’in geleneğini sürdüren Markaris, son yıllarda başkahramanı Komiser Kostas Haritos olan polisiye romanlar yazıyor.
Not
2: Aşağıda Can Yayınları indiriminden aldığım kitapları
görüyorsunuz. 4-5 kitapçı gezdim en çok seçenek İstinyepark'ta
vardı.
Sıkı bir polisiyeymiş, bu arada kitabın kapağı hakikaten çok kötü! Bu hikaye bana çok güzel film olur gibi geldi. Eline sağlık Gül'cüğüm. İlgiyle okudum.
YanıtlaSilBence de çok güzel film olur Müjde Hanım:) teşekkürler, sevgiler.
SilYorumumu dikkate alıp okuduğunuz için çok teşekkür ederim :) Markaris polisiyeye uydurulmuş siyasi kitap yazıyor aslında. O yüzden kurguları bol aksiyonlu değil , daha çok devlet içindeki yolsuzluklar ve çürümüş sistemler. Bize çok benzetiyorum:) Sevgiler
YanıtlaSilBen polisiyeyi kurgunun içinde bir başka ana konu varsa okuyabiliyorum zaten, sırf bir suçluyu kovalayan öyküler bana hiç uymuyor, o yüzden ağır işlemesi benim için sorun değil. Fakat genel polisiye okurunun beklentisi o yönde değil o yüzden belirttim. Ben de bize çok benzettim ama biz artık daha geriye gittik maalesef:( Siyasi polisiye seviyorsanız Wolfgang Schorlau'ya bir bakın (okumadıysanız tabii), benim bu ara favorim o:) Yorumlarınız için teşekkür ediyorum Selmin Hanım, sevgiler:)
Silangelopulosun o filmlerinin senaryo yazarı ise müthiş biri olmalı :) romanın futbolla bir ilgisi olmalı :)
YanıtlaSilEvet var, öldürülen Kosta Kustas, gece klüplerinin yanı sıra birkaç tane üçüncü lig takımının da sahibi. Bu takımlar kanalıyla kara para aklıyor. Romandaki bir sürü konudan biri de bu.
Sil