MARIO VARGAS LLOSA - MAYTA'NIN ÖYKÜSÜ

MARIO VARGAS LLOSA, 1936’da Peru’nun Arequipa kentinde doğdu. Başkent Lima’daki Leoncio Prado Askerî Okulu’nda edindiği kişisel deneyimlerden yola çıkarak kaleme aldığı ilk romanı Kent ve Köpekler’le (1963) kısa sürede üne kavuştu. İlk romanını 1966’da Yeşil Ev, 1969’da Conversación en la catedral (Katedralde Konuşmalar), 1973’te Yüzbaşı ve Kadınlar Taburu, 1977’de Julia Teyze izledi. La guerra del fin der mundo (Dünyanın Sonunu Getiren Savaş), Masalcı, Üvey Anneye Övgü, Don Rigoberto’nun Not Defterleri, Palomino Molero’yu Kim Öldürdü?, Mayta’nın Öyküsü, Teke Şenliği, Cennet Başka Yerde gibi yapıtlarıyla günümüzün en seçkin yazarları arasındaki yerini aldı. 1993’te yayımlanan And Dağlarında Terör adlı romanı Planeta Ödülü’ne değer görüldü. Edebiyat eleştirisi alanında ise Gabriel García Márquez, Flaubert, Sartre ve Camus’nün yapıtları üzerine kitaplar yayımladı. 1990 yılında Demokratik Cephe’nin adayı olarak katıldığı başkanlık seçimlerinde Alberto Fujimori karşısında başarılı olamadı. 2010’da Nobel Edebiyat Ödülü’nü aldı.

Yukarıda özgeçmişini gördüğünüz M. Vargas Llosa'dan daha önce Hınzır Kız romanını okumuş, çok sevmiş ve Peru'yu Ülkemize çok benzetmiştim... Mayta'nın Öyküsü ise 1984 yılında yazılmış ve değişik bir tekniği var; hem 1958'deki Alejandro Mayta'nın başından geçenleri, hem de 1983'de Mayta'nın öyküsünü yazan anlatıcının araştırmasını Peru'nun bu 25 yıllık dönemdeki durumu ile birlikte anlatıyor... güzel olan yanı, bu iki tarihi aynı anda anlatması, bazen bir paragraf 1958'i bir paragraf 1983'ü anlatıyor, bazen cümlenin başında onu, sonunda diğerini anlatıyor, sürekli birinden öbürüne geçip duruyor ve bir sistemi de yok, o anda nasıl denk gelirse öyle değiştiriyor... ve normalde bu durumun takibinin çok zor olması gerekir, ama hiç öyle değil, şaşırmadan okuyorsunuz ve yazarın muhteşem anlatımına şapka çıkarmaktan başka bir şey yapamıyorsunuz... kitabı her yönüyle çok beğendim ama en çok bu anlatım tekniğini sevdim...

Alejandro Mayta her şeye muhalif biri ve üniversite öğrenciliğinden beri solun tüm fraksiyonlarında çalışmış, bir devrimci örgütten diğerine geçip durmuş, 1958'de 40 yaşında ve Devrimci İşçi Partisi (Troçkici) Merkez Komitesi'nde yer alıyor... günün birinde sosyalist genç bir teğmen ile tanışıyor, teğmenin ateşli tavırlarından etkileniyor, Peru'nun kızılderili bölgesi olan (4500 rakımda yer alan) Jauja'da devrimi başlatmaya karar veriyorlar... 1983'de ise anlatıcı, o dönemde bu işe karışmış herkesle (tabii çoğu yaşlanmış ve farklı uğraşlar içindeler) tek tek konuşarak, Mayta'nın ailesinden geriye kalanlardan bilgi alarak, olayın içyüzünü anlamaya çalışıyor ve sonunda da bir roman haline getirmeyi planlıyor, biz de konunun giderek dallanıp budaklanıp (çünkü herkes birbiriyle çelişir bir biçimde anlatıyor) ortaya çıkmasını izliyoruz...

Aslında bu konu çok ilgi alanıma girmez ve kitabı Can indiriminde gördüğümde yazarına güvenerek aldım, iyi ki de almışım elimden bırakamadan okudum... yine Peru'nun siyasetini bizim 70'li yıllarımızdaki siyasi iklime benzettim, sonunda ulaştığımız içler acısı şimdiki halimize çok hayıflandım (Peru'nun son halini bilmiyorum ama onlarda pek iyi değiller sanırım)... romanın baskısı yok ama eğer bir yerden bulursanız mutlaka okuyun muhteşem bir eser... ve umarım Can Yayınları M. Vargas Llosa'nın eski kitaplarını Teke Şenliği'den başlayarak yeniden basar...

Yazar: Mario Vargas Llosa
Çevirmen: Armağan İlkin
Özgün Adı: Historia de Mayta
Sayfa Sayısı: 328
Basım Yılı: 1992
Yayınevi: Can

Alejandro Mayta'nın Öyküsü'nde, Perulu yazar Mario Vargas Llosa, Troçkist bir devrimciyi anlatıyor. Romanın anlatıcısı Paris'te, Le Monde gazetesinde Peru'yla ilgili 'Ayaklanma Girişimi Bastırıldı' başlıklı altı satırlık bir haber okur. Olay kahramanlarından biri, çocukluk arkadaşıdır. Yıllar sonra, Peru'da bu olayın yaşayan tanıklarını bulup onlarla konuşur, belgeler toplar, olaya ve kahramanlarına tam bir tarihçi bakışıyla yaklaşır. Roman, Peru'nun yakın geçmişindeki siyasal bir olayın gerçek öyküsünü yazma girişiminin öyküsüdür. 

Mario Vargas Llosa'nın bütün yapıtlarının yayın haklarını almış olan Can Yayınları, daha önce, yazarın Yeşil Ev, Kent ve Köpekler, Palomino Molero'yu Kim Öldürdü adlı romanlarını da yayımlamıştı.


Yorumlar

  1. Bu yazarın kitaplarından henüz okumadım. Hangi kitaptan başlasam acaba? Teşekkürler paylaşım için...


    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de henüz iki tane okudum ve her ikisine de eşit mesafedeyim:) yakında okuyacağım Ketum Kahraman adlı romanı da var, ona da bakabilirsiniz. teşekkürler, sevgiler:)

      Sil
  2. Belki kütüphanelerde vardır, bir sürü kitabının yeniden basımını bekliyorum umarım Can Yayınları gerçekleştirir. Sevgiler:)

    YanıtlaSil
  3. Konusunu güzelmiş. Güney Amerika katısındaki sosyalist hareketler hep ilgimi çekmiştir. Paylaşımınız için teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu kitap tam size göre o zaman:) ben teşekkür ederim.

      Sil
  4. aaa keşke indirimde alsaymışım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok fazla seçenek olunca hangisini alacağını şaşırıyor insan:) Teşekkürler, sevgiler.

      Sil
  5. Hemen bakıyorum. Blogunuz hayırlı olsun:)

    YanıtlaSil
  6. llosaa efsane yaa politika ilgimi çekmese de burda anlattığı politika, troçki filan ilgimi çekiyooo, troçki cinayeti (richard burton, bu filmden dolayı :) peru, sol, çekici geldiiii :)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

ANDRÉ MAUROIS - İKLİMLER

SEZGİN KAYMAZ - Kün

LOU ANDREAS-SALOMÉ - RUTH