ARTURO PÉREZ-REVERTE - Kılıç Üstadı
Pérez Reverte'den sondan başa doğru gidiyorum, 2021'de Dumas Kulübü'nü okumuş, genel olarak beğenmiş ama sonunu çok saçma bulmuştum... bu kez 1988'de yazılan Kılıç Üstadı'na geldi sıra... 1866 yılında geçiyor II. Isabel ve o dönemdeki tarihi kişilikler anlatılıyor, II. Isabel'e karşı olan hareketlerden, kurulan komplolardan, tutuklanan kişilerden bahsediyor... bu siyasi ortamda 50 yaşlarının sonunda bir eskrim üstadının (Astorloa) hayatını okuyoruz, geçmişte başına gelenler, bugünkü öğrencileri ve eskrim sporunun özellikleri konu ediliyor... sporu severim ama eskrim pek ilgi alanıma girmez, izlemesi de pek zevkli gelmiyor, bu durumda romanda bahsi geçen teknik konular da bana hiç cazip gelmedi, hatta en başlarda nasıl yani tüm roman eskrim el kitabı modunda mı geçecek diye düşünürken hikayeye 27 yaşlarında güzel bir kadın (Adela) dahil oldu ve meraklandım yeniden... Adela, eskrim üstadı ile irtibata geçerek ondan ders almak istediğini söylüyor ve yüksek bir ücret teklif ediyor... Astorloa çok şaşırıyor ve bir kadına ders veremeyeceğini, teamüllere uymadığını söylüyor ve teklifi red ediyor ama Adela çok ısrarcı; hem güzelliği, hem de eskrim bilgisi/pratiği ile üstadı etkileyip ders almaya başlıyor... bir süre sonra Astorloa'nın bir kadına ders verdiği dedikodusu çevrede duyulmaya başlıyor, üstadın öğrencilerinden kadınlara çok düşkün bir marki, hocasından Adela ile kendisini tanıştırmasını istiyor... aynı şekilde bir konuşma sırasında Adela'da marki ile tanışmak istediğini Astorloa'ya söylüyor... Astorloa istemeye istemeye bu ikiliyi tanıştırıyor ve beklenmeyen olaylar çorap söküğü gibi peşi sıra geliyor...
Okuduğum iki kitap sonunda yazarda bana hitap etmeyen adını koyamadığım bir şey var ama çözemedim... bu romanda da tarihi sevmeme rağmen 1866'nın tarihi konuları hiç ilgimi çekmedi, eskrimin uzun uzun anlatılmasından sıkıldım, Adela'nın dahil olmasından sonra konu biraz hareketlendi, ilgi çekici oldu ve bu sayede kitabın sonuna gelebildim... sonuçta ne sevdim, ne de sevmedim diyebilirim, durum bundan ibaret...
Yazar: Arturo Pérez-Reverte
Çevirmen: Nesrin Akyüz
Özgün Adı: El Maestro de Esgrima
Sayfa Sayısı: 285
Basım Yılı: 2001
Yayınevi: Everest
"Soylu ruhlar mükemmeli ararlar; kusursuz bir ahlak, dillere destan bir aşk, hayranlıkla dinlenen serüvenler. Gözlerini diktikleri şey bir hedef değildir. "Arınma"nın en yüksek noktasıdır. Dünyayı o an kökünden değiştireceklerine inandıkları bir eylem peşindedir onlar. Bir çıkar gözetmeyen zarif, başına buyruk irade hep canlı kalır."
Jamie Astarloa da kendini adadığı eskrim sanatında ulaştığı ustalık noktasını aşıp mükemmel vuruşu yapma sevdasındadır. Onurlu bir geçmiş ve başarılı gençlik yıllarından yüreğinin derinliklerinde soylu bir kederle mühürlenip kapatılmış bir aşk defteri kalmıştır sadece. Ömrünün kalan kısmını da değerlerine sımsıkı sarılıp, bu dünyanın dışında bir varlıkmışçasına yürütmektir artık.
1866 İspanyası. II. Isabel yönetiminde siyasal entrikalar almış başını yürümüştür, monarşistlerle cumhuriyetçiler birbirlerini kırıp geçirmektedirler. Bu arada Donkişotvari değerlerle yaşayan kılıç üstadı ise o yılların çalkantısından bütünüyle uzaktadır. Sonunda, bir sır ve dehşet çemberi ile örülü bir aşk hikayesini tam ortasında bulacaktır kendini...
dumas kitap evet yani sürükleyici idi :) filmi de var :) ninth gate dokuzuncu kapı johnny depp :) bu kılıç üstadı da yanii okunabilirmiş :) tarihsel romanlar ilgimi çekmese de gizem ve heyecan olursa iyi :)
YanıtlaSilFilmi yazmıştınız ama unutmuşum bakacağım:) 80-100. sayfadan sonra hareketleniyor ve gizemli oluyor, Astarloa'da karakter olarak iyiydi ama bütün olarak bu kitapta hiç karar veremedim. Bir ara bakın isterseniz, sevgiler:)
Sil