HALİT ZİYA UŞAKLIGİL - Mai ve Siyah
Halit
Ziya Uşaklıgil'den ilk kez okuyorum, bu kadar geç kaldığım için
mahçup hissediyordum ama kitabı bitirdikten sonra ne kadar utandım
tarif edemem... birazdan okuma serüvenimi anlatacağım fakat, hemen
yazayım roman mükemmel, çok çok sevdim...
Ben
eski eserlerimizin Günümüz Türkçesine çevrilmesine sıcak
bakanlardan değil(d)im, sanki eseri zayıflatıyormuş, yazara
saygısızlık oluyormuş gibi geliyordu... ayrıca epeyce eski
kelime bilirim pek de zorlanmadan okuyordum (büyük söylememek
gerekiyormuş), bu kitaba kadar diye belirtmem lazım şimdi...
Aşağıda
gördüğünüz Handan İnci'nin açıklamasını okuduğumda;
ne kadar zorlayıcı olabilir ki diye aklımdan geçti
ama hakikaten ZORMUŞ, ilk 10-15 sayfada o kadar çok bilmediğim
kelime vardı ki sürekli dönüp arkaya sözlüğe bakmaktan başım döndü ve okuduklarımdan da pek bir şey anlamadım, hatta bir ara
bıraksam mı diye de düşündüm ama kendime yediremedim ve
yöntem değiştirmeye karar verdim... romanı sözlüğe bakmadan
okumaya ve bilmediğim kelimeleri cümlenin gelişinden çıkarmaya
çalıştım ve oldu, ondan sonra hızla ilerledim... tabii yine
arada bakmam gerekti (özellikle şiir ve edebiyata dair anlattıkları
ile duygu ve düşüncelere ağırlık verdiği bölümlerde) ama o
kadarlık kısmı idare edilebiliyor...
Ahmet
Cemil'in hikayesinin yazarın kendi yaşadıklarını yansıtması,
romana daha ayrı bir özellik katıyor, o büyük eserin (şiir kitabının) yaratılması safhasının anlatımını daha etkileyici kılıyordu, çok beğendim... başlangıcım iyi olmasa da sonrasında akıcılıkla okudum, hikayeden çok zevk aldım, hâlâ gençler
bu kitabı bu haliyle nasıl okur diye düşünsem de vazgeçmeyin
mutlaka okuyun derim...
Hazırlayan:
Handan İnci
Sayfa
Sayısı: 252
Basım
Yılı:
2018
Yayınevi:
YKY
“Mai ve Siyah” Halit Ziya Uşaklıgil’in ilk önemli romanıdır. Halit Ziya’nın “onda hemen bütün ben varım, benim bir daha geri gelmeyecek olan emellerle, hülyalarla ve onların yanı başında hüsranlarla dolu olan gençliğim var” dediği roman, Servet-i Fünun kuşağının sanat ve edebiyat görüşlerini tartışması bakımından bir edebî manifesto olarak da değerlendirilir.
Genç bir şairin mavi hülyalardan siyah felaketlere düşüşünü anlatan “Mai ve Siyah”ı, Türk romanının bu şaheserini, yazarının kaleminden çıktığı şekliyle, Handan İnci yayına hazırladı.
Mülkiye Mektebi’ni bitirdikten sonra matbuat âlemine atılan Ahmet Cemil bir yandan büyük bir özenle ilk şiir kitabını hazırlamakta, öte yandan da gazete-matbaa patronluğu ve Erenköylü zengin aile kızı Lamia’yla evlenme hayalleri kurmaktadır. Ancak babasının ölümüyle Süleymaniye’deki mütevazı hayatı sarsılır: Annesi Sabiha ve kız kardeşi İkbal’in geçimini sevmediği kitapları çevirmek, tahammül edemediği çocuklara özel dersler vermek suretiyle sağlamak zorundadır. Hayallerle hakikatlerin çatışması hiç bitmez... Önce, Ahmet Cemil’in şiirleri eski sanat anlayışını savunanlar tarafından acımasızca eleştirilir; sonra, eniştesi Vehbi Bey kız kardeşini hamileyken öldürmekle kalmaz Ahmet Cemil’in de gazetedeki başyazarlığına son verir; nihayetinde, sevgilisi Lamia ise bir subayla evlenir.
Halit Ziya Uşaklıgil (İstanbul, 1865 – 27 Mart 1945) Öğrenimine Mercan’daki mahalle mektebinde başladı, daha sonra Fatih Askeri Rüştiyesi’ne yazıldı. Osmanlı- Rus Savaşı (93 Harbi) sonrasında ailesi İzmir’e taşınınca öğrenimini İzmir Rüştiyesi’nde sürdürdü. Özel hocalardan Fransızca, Mekhitariste adlı okulda İtalyanca öğrendi. İzmir Rüştiyesi’nde Fransızca hocalığı, Osmanlı Bankası’nda memurluk yaptı. İzmir İdadisi ’nde Türk Edebiyatı dersleri verdi. Vilayet Mesâlih-i Ecnebiye Kalemi başkâtipliğine getirildi (1893). Reji İdaresi’nden başkâtiplik teklifi alınca İstanbul’a gitti (1893). Nisan 1909’a kadar 16 yıl Reji İdaresi’nde çalıştı. 31 Mart Olayı’ndan sonra İttihat ve Terakki Cemiyeti’ne girdi; V. Mehmet Reşat’ın Mabeyin başkâtibi oldu (1909-1912). Bir süre âyan üyeliği yaptı. Reji’nin yerini alan Tütün İnhisarı’nın idare meclisi başkanlığına atandı. 1912-14 arasında Darülfünun’da Batı Edebiyatı ve Estetik dersleri verdi. 1914’te ailesiyle birlikte Paris, Bükreş, Viyana’da ve Almanya’nın çeşitli şehirlerinde bulundu. Bir ara Matbuat Cemiyeti başkanlığına getirildi. 1937’de Tiran elçiliğinde başkâtip olarak çalışan oğlu Halil Vedat’ın intiharı kendisini çok sarstı. 1905’ten beri oturduğu Yeşilköy’deki köşkünde öldü, Bakırköy Mezarlığı’na, oğlu Halil Vedat’ın mezarının yanına gömüldü. Halit Ziya altmış yıl kadar devam eden yazı hayatında öykü, roman, düzyazı şiir, tiyatro, anı, hitabet, makale ve edebiyat tarihi gibi değişik türlerde yapıtlar vermiş, özellikle öykü ve romanlarıyla yenileşme dönemi Türk edebiyatına damgasını vurmuştur.
Nisan ayı içn okuma planı dahilinde. Ben de genelde sadeleştirilmemiş metinleri tercih etmekle birlikte İş Bankasının yaptığı yeni sadeleştirilmiş Türk Edebiyatı dizisi ilgimi çekti. Şu an için Refet ve Mai ve Siyah aldım. Refet çok hoşuma giden bir kitap oldu. Muhtemelen ileride sadeleştirilmemiş metnini de okurum. Mai ve Siyah da aynı şekilde beğenerek okuduğu bir kitap olursa, bunu da ilerleyen zaman için sadeleştirilmemiş metnini okumaktan geri durman. Sevdiğim kitapları tekrar okumak benim için genelde keyf verici oluyor çünkü..
YanıtlaSilRefet'i bende İş Bankası'ndan okudum hakikaten çok iyiydi. Bu kitabı açıkçası hiç diline bakmadan aldım, YKY'de dolaşıyordum görünce hadi alayım dedim ama böyle okumak zormuş. Mai ve Siyah'ı seversiniz diye düşünüyorum ve klasikleri birden fazla okumak muhteşem bir şey. Keyifli okumalar, teşekkürler.
SilBu kitabı okumadım ama çok istiyorum, yazardan sadece Aşk-ı Memnu'yu okumuştum onun da dili zorlayıcıydı. Mai ve Siyah'ı daha çok seveceğimi düşünüyorum, okumalıyım :))
YanıtlaSilBen çok beğendim, umarım siz de seversiniz. Bu kadar zorlanmak istemezseniz İş Bankası Yay. da Günümüz Türkçesi ile olan varmış ona da bakabilirsiniz. Sevgiler:)
SilÖmür yetecek mi istediğimiz kitapları okumaya ? Türk klasiklerini baştan sona okumayı çok istiyorum.
YanıtlaSilÇok kitap var haklısınız yetişmek hiç mümkün değil. Okuyabildiklerimizle yetineceğiz artık. Umarım Türk Klasiklerini bitirmeyi başarırsınız, bende yavaş yavaş okuyorum. Teşekkürler, sevgiler Elif Hanım:)
Silçok sevdiğim romanlardan. eski türkçe yeni türkçe konusu da evet ya haklısın tartışmalı. iki türlü de seviyom yaaa. hatta eski okuyup sonra yeni okumak da olabiliyoo. ama ne derler, meselası, liseliler için bence yeni türkçe olmalı, hiç olmazsa okurlar yanii :)
YanıtlaSilLiseliler, üniversiteliler vb. gençler için kesinlikle yeni türkçe olmalı yoksa azap olur ve okumaktan soğutur.
Silbenim de çok sevdiğim bir roman gerçekten, beğenmenize sevindim, aşk-ı memnu'yu da tavsiye ederim Gül Hanım, sevgiler:)
YanıtlaSilAsk-ı Memnu'nun Müjde Ar'lı olan ilk dizisini izlemiştim mutlaka kitabı daha iyidir. Umarım bir gün ona da sıra gelir:) Yorumlarınız için çok teşekkür ediyorum Eren Hanım, sevgiler:)
SilMai ve Siyah en sevdiklerimden biridir belki de en en sevdiklerimden , yeniden okumayı da istediklerimden, ne güzel yapmışsınız , sevgiler...
YanıtlaSilHakikaten birden fazla okunabilir, sevgiler:)
Sil